Biz işimize bakalım

Aylar süren lig maratonu nihayet sona erdi. Bursaspor yirmi sekiz yıllık bir aradan sonra Trabzonspor'un başardığını başardı. Futbolda şimdi Anadolu iki büyükle temsil edilecek. Peki bütün bu olan bitenden sonra bizim köşeye bir çorba çıkar mı? Ona bakalım... BİR: Bir örgütün liderleri ne kadar mütevazı ve alçakgönüllü iseler başarı şansı o kadar yüksektir. Bursaspor'un liderleri gerçek mânâda mütevazı kişilik sergilediler. Özellikle Ertuğrul Sağlam yıllardır bildiğimiz ve takdir ettiğimiz 'sağlam' karakteri ile başarıya büyük katkıda bulundu. Şampiyonluk belli olduktan sonra da bu özelliğinden taviz vermedi. İKİ: 'Ev danası öküz olmaz' ata-sözünün ne kadar yerinde söylendiği bir kere daha anlaşıldı. Şenol Güneş ve Ertuğrul Sağlam Hocalar yabancı hocaları devirdiler. Demek ki neymiş 'Ev danası öküz olmaz' deyip burnumuzun dibindeki değerleri bozuk para gibi harcamayacakmışız. ÜÇ: Yıllardır 'Futbolun üç büyükleri' şeklindeki anlayış şimdi daha güçlü bir şekilde tartışılır oldu. DÖRT: 'Bir takımın başarılı olması için ille ve lakin pahalı oyuncular gereklidir' paradigması kökünden sarsıldı. İş hayatında başarılı olmak için de alçak gönüllülüğü esas alan bir şirket kültürü oluşturmak şarttır. Bunun olabilmesi için ise işin başındakilerin öncelikle mütevazı olmaları gerekir. Ancak şirket büyüdükçe artan malî ve sosyal imkânlardan etkilenmemek her babayiğidin harcı da değildir. Şirketlerin en büyük hatalarından biri de; işler büyüdüğü, şirket yönetimi zaaflarla karşılaştığı anda o şirketin kültürüyle yoğrulmuş çalışanlara şans tanımak yerine, dışarıdan ve de ücret dengelerini, dolayısıyla motivasyonu altüst eden transferler yapmalarıdır. Türkiye'de artık İstanbul'un ticaret ve sanayideki hakimiyeti nisbi olarak azalmaya başlamıştır. Anadolu giderek daha fazla öz güvene kavuşmakta, kalkınmamıza daha büyük katkılarda bulunmaktadır. Anadolu insanının yıllardır 'bastırılmış başarma arzusu'na kavuşmak için ne kadar hırslı olduğunu görenler iş hayatında onlara ne kadar çok şans tanırlarsa o kadar çok kazanırlar. Bütün bu olumlu sonuçlardan sonra birazcık tenkide de müsaade edersiniz umarım. Maçtan sonra Bursa sokaklarının bira şiseleriyle doldurulmuş olması, ne sportmenlikle ne de Osmanlı'nın Başşehri olma şerefiyle bağdaşmadı. Ertuğrul Sağlam kardeşimizi, takımını ve bu başarıda emeği olan herkesi gönülden kutluyorum. Bu arada yenilgiyi olgunlukla karşılayıp Bursaspor'u alkışlamak yerine Kadıköy'de terör estiren taraftarların davranışları ve de bu başarısızlığa sebep olduğuna inandığım kibirli davranışlardan dolayı Fenerbahçe taraftarlığımdan istifamın kabulünü arz ederim.