Yaklaşık 12 yıldır önünden geçip, içinde ne olup bittiğini merak ettiğim binayı, nihayet görebildim. Hem de orijinaline sadık kalınarak restore edilmiş haliyle. Marangozum ya bilirim, "Şunu tamir et deme, ben sana yenisini hediye edeyim". Üstelik kılı kırk yaran bir "Anıtlar Yüksek Kurulu" ile başedeceksin. Belediye ile mevzuat güreşini kazanacaksın. Bu arada bu krizde, getirisi çok uzun vadeye yayılmış bir yatırımı bir "Vakıf İktisadi İşletmesi" statüsünde becereceksin. Kadir Has bütün bunları becermiş, gerçekten bir mimarlık, mühendislik, statik ve de estetik şaheseri olan Abdülhamit Han devri bir güzel eseri ülkemize kazandırmış. Cibali Tütün Fabrikası'nı adam gibi adam etmiş. Üstelik bu binanın içini bir başka güzellikle doldurmuş. Burayı üniversite yapmış. Bütün bunların sonucunda beklediği bir tebrik, takdir ve teşekkür ise bunu ona sunan muhteşem kalabalık da açılışa gelmiş. Ancak devletin bugünkü temsilcilerinden hiç kimse açılış töreninde yok. Nedeni ne olabilir? Ben bulamadım doğrusu. Siyasi tavır alma ile ucuz bir tarzda bunu açıklayamazsınız. Bütün bunlar işin resmi kısmıydı. Şimdi bendeniz de Sayın Kadir Has gibi yazımın samimi kısmına geliyorum. Bundan sonra yazacaklarım sadece Haliç Üniversitesi, ya da özel üniversiteler ile ilgili değildir. Sayıları neredeyse yüzü bulan resmi, özel tüm üniversitelerimizle ilgilidir. Yirmi yıl kadar, içinde bulunduğum üniversitelerimizin binaları rektör odaları, dekan makamları, profesör, doçent, araştırma görevlisi odaları, spor tesisleri, sosyal tesisleri tamam. Peki bunların araştırma fonları ne kadar? Dahası bütün bu camianın küresel boyutta bilime katkılarını ölçmeye yarayan milletlerarası platformdaki kitap, makale sayıları kaç? Dahasının dahası bu övündüğümüz bilim yuvalarından son yüzyılda kaç tane Nobel'e aday insan ya da kaç tane dünya çapında kabul görmüş araştırma sonucu veya buluş çıkmış? Bunları sorguladığımız zaman bu kuruluşların liseden farkı olmadığını görürsünüz. Eh şimdi o zaman bir yandan devlet diğer yandan Kadir Has Bey gibi hayırseverler bu işler için gereken alt yapıyı gerçekleştirmişler. Bundan sonrası yakışıklı giysiler içinde görüp imrenilen öğretim üyelerine kalıyor... Uzun ince bu yolculukta onlara başarılar dileyelim, her zaman olduğu gibi...