Ülkemiz gün geçtikçe kendine geliyor, rahatlıyor, ferahlıyor... Demokratikleşme süreci öyle kolay bir şey değil çünkü. Sonuçta insanoğlunun en çok değer verdiği "emir verme yetkisi"ni paylaşıyorsunuz. Hatta rahmetli bir dede vardı, dükkân komşumuz, "Oğlum insanoğlunun son nefese kadar taşıdığı bir arzu vardır, o da amir olma, baş olma arzusudur. Bu istek son nefese kadar insanın yakasını bırakmaz" derdi. Tarih boyunca... İşte o yüzden demokratikleşme kolay olmuyor. Tarih boyunca da bunun böyle olduğunun birçok delilleri var. Yakın tarihten Fransız İhtilali'ni, İngilizlerin hâlâ da süren kavgalarını, Amerikalıların, Güney-Kuzey Savaşlarını düşünün. Ülkemizde de yakın tarihimizdeki ihtilalleri, ayaklanmaları, seçim kavgalarını, aklınıza getirin. Kolay değil. Bir de bunu Saddam, Suud, Esad, tarzı diktatoryal yönetimlerde gerçekleştirmeye çalışıyorsanız; ne canlara malolduğunu ve olacağını hesaplamak zorundasınız. Türkiye başlangıç dönemini atlatmış sayılır. Çok partili hayata geçmemizin gerçekleşmesinde İsmet İnönü dönemindeki Amerikan baskılarını biliyoruz. O dönem de oldukça sıkıntılı bir zaman dilimiydi malum. O günleri yaşayanlar da azalıyor giderek. Önemli adımlar... Yine de Türkiye'de demokrasinin tam oturduğunu söylemek mümkün değil. Ancak bu yönde önemli adımlar atılmakta olduğuna şahit olmaktan memnunuz. Genelkurmay Başkanımız Orgeneral Sayın Hilmi Özkök'ün ülkenin önünü açan konuşmasının özellikle bu açıdan değerli ve faydalı olduğuna inanıyorum. Milletimizin ordumuzu emanet ettiği evlatlarıyla, siyaseti ve bürokrasiyi emanet ettiği evlâtlarının arasında estirilmeye çalışılan soğuk havanın yıllarca kimseye yararı olmadığı malum. Sayın Hilmi Özkök'ün konuşması bu yönüyle de gönüllere ferahlık vermiştir... Bu arada son yıllardaki demokratikleşme sürecimizin pürüzlerinden biri olarak ortaya çıkan Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi durumunun, yarın Siirt'te yapılacak seçimle açıklığa kavuşabilecek olması da önemli bir dönemeç olacaktır. Ciddiyet, olgunluk, hoşgörü Aslında Sayın Abdullah Gül, tabiatında mevcut bulunan, ciddiyet, olgunluk, hoşgörü gibi güzel hasletlerle yönetimde ikibaşlılığa mahal vermemiş olmakla beraber, Tayyip Bey'in demokratik kurallar gereği hakettiği pozisyonda olması ülkeye daha bir ferahlık verecektir. Sayın Tayyip Erdoğan vizyonunu inandırıcı bir tarzda ortaya koyar, bunu milletle olgunlukla paylaşır, şeffaf ve adil bir yönetim tarzı sergileyebilirse, çok daha büyük başarılara imza atabilir. Çünkü rahmetli Özal'dan beri içimizde samimi, pratik, işbitiren bir liderin özlemi var.