Er dayıya kız halaya...

Hanımla ara sıra Anadolu hasretimiz depreşir. O zaman yollara düşmeliyiz, Anadolu'nun envai çeşit toprağını rengiyle görmeli, toprağın ve 'köy'ün kokusunu ciğerlerimizin en ücra köşesine ulaştırmalıyız. Bunun için de mümkün olduğu kadar ara yollara sapmalı, bozkırlara dalıp gitmeliyiz. Öyle de yaptık, İstanbul, Yalova, Bursa, İnegöl, Eskişehir, Kütahya, Altıntaş, Uşak, Çivril, Çal, Baklan, Honaz üzerinden Denizli'ye ulaştık. Yeğendeyiz iki gündür. Epey özlemişiz, iyi bir muhabbet kaynattık. 'Er dayıya kız halaya çeker' derler benim yeğen de mutfakla barışık. Yeşiliyle, selesiyle kendi zeytinlerini, her çeşitten reçellerini kendileri yapıyorlar. Ekmek yapmaya başlamayı da kafaya koymuşlar. Neyse lafı uzatmayalım bir ara Denizli'de caddelere zeytin ağaçları dikildiğini söyleyince, ben de 'Bütün memleketlerde cadde ve sokaklara o yörenin meyve ağaçlarını dikse belediyeler ne güzel olur' dedim. Yeğen 'Dayı İzmir'in Ödemiş ilçesi Bozdağ beldesinde bütün sokaklara Belediye vişne ağaçları dikmiş, o kadar güzel bir manzara oluyor ki doyamazsın' dedi. Sonra aklımıza Antalya geldi. Orada da caddelerde turunç ağaçları var malum. 'O turunçlar aşılansa bütün caddeler portakal, altıntop, limon, mandalina olsa, toplayıp yemek serbest olsa amma da hoş olur dayı' dedi yeğen. Düşünebiliyor musunuz? Turistler memleketlerine dönünce nasıl anlatırlar böyle şehirleri... falan diye hayallenirken yeğen hayallerden gerçeğe savurdu sohbeti birden. 'Dayı Antalya'da tam senlik bir belediye başkanı var' dedi. 'Ne yapmış?' dedim. 'Ne yapsın bütün park ve bahçe işçilerinin üstlerine GPS cihazı taktırmış, işçilerin hepsini anında kontrol ediyormuş odasından' dedi. 'İyi ya işte, fena mı, nasıl yapmalıydı?' dedim mevzuyu kaşımak için. 'Yahu dayı böyle şey olur mu, bu adamın yardımcısı, park ve bahçelerden sorumlu müdürü, şefi, memuru yok mu? Koskoca başkan işçileri takip ederek koca bir turizm bölgesini yönetebilir mi? Sen habire yetki devriydi, takımdı, liderdi, vizyondu misyondu deyip durmuyor musun senelerdir?' deyince, doğru dedim içimden 'Er dayıya kız halaya'...