Gön­lü­nü­zün se­si­ne ku­lak ve­rin!

A -
A +

Bugün ne ya­za­yım? Öy­le bir şey­ler yaz­ma­lı­yım ki, iş ve yö­ne­tim dün­ya­sıy­la ala­ka­lı ol­sun, gün­cel ol­sun, fay­da­lı ol­sun, ay­nı za­man­da il­gi çe­ki­ci ol­sun... Ta­mam da bu­gün hiç ha­vam­da de­ği­lim. Mem­le­ke­tin gün­de­min­de yer alan ko­nu­la­rın, prob­lem­le­rin, kav­ga­la­rın as­lın­da in­cir çe­kir­de­ği­ni dol­dur­ma­ya­cak şey­ler ol­du­ğu­nu dü­şü­nün­ce, in­sa­nın oku­na­cak bir şey­ler yaz­ma iş­ta­hı ka­pa­nı­yor. As­lın­da in­sa­noğ­lu­nu mad­di ve ma­ne­vi yön­den pe­ri­şan eden ma­ter­ya­list (ko­mü­nist ve ka­pi­ta­list) sis­tem­le­rin in­san­la­ra mut­lu­luk ge­tir­me­di­ği­nin an­la­şıl­ma­ya baş­lan­dı­ğı bu dö­nem­de dün­ya kül­tü­rü­ne ka­ta­bi­le­ce­ği­miz ne gü­zel bil­gi­le­re ve uy­gu­lan­mış ve ba­şa­rı­lı ol­muş me­tot­la­ra sa­hi­biz. Ama yıl­lar­dır çe­kiş­mek­ten, di­diş­mek­ten ben­li­ği­mi­zi yi­tir­miş, dün­ya­nın önem­sen­me­yen ül­ke­le­ri için­de yer al­mış kal­mı­şız. Hal­bu­ki, me­se­la bir tek kül­tür öge­mi­zi "Kom­şu­su aç­ken, tok ya­tan biz­den de­ğil­dir" gü­zel pren­si­bi­ni uy­gu­la­dı­ğı­mı­zı dü­şü­nün. Ve bu­nu sa­de­ce ma­hal­le kom­şu­mu­za de­ğil dün­ya­da­ki bü­tün in­san­la­rı kom­şu ka­bul edip ge­niş­let­ti­ği­mi­zi dü­şü­nün. Ama bun­dan ön­ce bu in­san­la­rın far­kın­da ol­ma­mız lâ­zım. Bu­nun için ka­fa­mı­zı göm­dü­ğü­müz, ben­cil­lik, umur­sa­maz­lık, ne­me­la­zım­cı­lık gir­dap­la­rın­dan ken­di­mi­zi kur­tar­ma­mız lâ­zım. Or­ga­ni­ze ol­ma­mız, ha­re­ke­te geç­me­miz, gay­ret et­me­miz, bu ko­nu­da ha­re­ke­te geç­miş ku­ru­luş­la­ra sa­hip çık­ma­mız, des­tek ol­ma­mız lâ­zım. Ama ma­ale­sef böy­le ol­mu­yor. Alın si­ze gün­cel bir ör­nek. Ga­ze­te­de yö­ne­ti­ci ola­rak gö­rev yap­tı­ğım yıl­lar­da ku­ru­cu­la­rıy­la otu­rup uzun uzun soh­bet et­me im­kâ­nı bul­du­ğum bir der­ne­ğin, ha­di is­mi­ni de zik­re­de­yim. De­niz Fe­ne­ri Der­ne­ği'nin yap­tı­ğı bü­tün iyi iş­le­ri bir ke­na­ra it­tik. Her ör­güt­te ol­ma­sı müm­kün olan bir­kaç uy­gun­suz ki­şi­nin, mah­ke­me­ce su­but bul­muş ve ce­za­lan­dı­rıl­mış ey­lem­le­ri­ni ay­yu­ka çı­kar­dık. Tay­yip Er­do­ğan ve ar­ka­daş­la­rı­nın, ta Be­le­di­ye Baş­kan­lı­ğı dö­ne­min­den be­ri sür­dür­dük­le­ri "in­sa­ni yar­dım" fa­ali­yet­le­ri­ni hep si­ya­sî ya­tı­rım ola­rak ni­te­le­dik. Seç­ti­ği­miz Baş­ba­ka­nı "Dev­let ba­ba­nın üvey ev­la­dı" gi­bi gör­dük... Am­ma da dol­mu­şum de­ğil mi?.. Bu sa­tır­la­rı oku­yan­lar ara­sın­da yi­ne ya­la­ka­lık yap­mış di­yen­le­re al­dır­ma­yın. Gön­lü­nü­zün se­si­ne ku­lak ve­rin.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.