Ha turşu ha takım!

Karışık turşu kurmakla ilgili yazıyı okumayanlar bu yazıdan tad alamazlar ama olsun bugün takım kurmakla turşu kurmanın ne kadar benzeştiğini anlatmaya çalışacağım. Takımı da kurarken tabiî takım elemanlarını çok hassas ölçülerle ve kılı kırk yararak seçmek zorundasınız. Bunun için ya kendi İnsan Kaynakları Bölüm'ünüzü görevlendireceksiniz ya da bu işi profesyonel şirketlere vereceksiniz. Ama sonuçta iyi elemanları seçemezseniz bunun zararı tahmininizden çok daha fazla olacaktır. Çünkü artık aldığınız elemanlara zaman içinde öyle yatırımlar yapacak, onlarda o kadar çok entelektüel sermaye biriktireceksiniz ki, iyi seçilmemiş bir elemanın ayrılması şirketinizin bünyesini zayıflatabilecektir. Yerine alacağınız bir eleman için yine aynı masrafları tekrar etmek zorunda kalacağınız da malum. Seçtiğiniz elemanları şirket kültürüne adapte etmek için ön eğitimlerden geçireceksiniz. Böylece uyum problemini asgariye indirmeye çalışacaksınız. İşin başından itibaren en önemli meseleniz çalışanlarınızı 'yuvada' hissettirecek samimî ve tabiî bir ortam oluşturmaktır. Rafine ve katkılı tuz turşuyu bozduğu gibi aşırı resmi ve sert bir çalışma ortamı zaman içinde insan ilişkilerini zedeler ve verimliliği düşürür. Şirket kültürünü oluşturmak ve pekiştirmek, global rekabete ve krizlere dayanıklı, yenilikçi ve üretken bir takım oluşturmak için nohut ve şekere, pardon eğitim ve danışmanlık hizmetlerine ihtiyacınız olacak. Bunun için eğitim ihtiyacınızı çok iyi belirlemeniz ve şirket kültürünüze uygun tasarlanmış eğitim ve eğitimcilerle, gerek teknik gerekse yönetimle ilgili seminerlerle takım arkadaşlarınızı maça pardon rekabete hazırlamanız gerekecek. Eh biraz gezi, birkaç ziyafet, uygun bir hatırlanma programı dahilinde özenle seçilmiş birkaç hediye de işin sarımsağı ve de maydanozu olsun. Sonrasında takımın da turşunun da olgunlaşması için gerekli sabrı gösterebilmek. Hepsi bu, daha ne olsun.