III. Kazakistan Seferi

A -
A +

Birincisi doksanlı yılların başında Kazak Devlet Televizyonu ile bir yayın anlaşması yapmak üzere olmuştu. Almaata Havaalanında pasaport kuyruğunda sekiz metrelik yolu tam iki saatte aşarak giriş yaptığımız, en lüks otelinde sırtımıza somya yaylarının battığı, evler dışında yiyecek bir şeyler bulmakta bayağı zorlandığımız seferdi. İkinci sefer ise bundan beş yıl önce Özbekistan'a gidince Türkistan'ın büyüğü Ahmet Yesevî Hazretlerini ziyaret için önce Çimkent'e sonra Almaata'ya uzanan ve gümrük kapılarında maceralar yaşadığımız seferdi. İşte bu seferde Rahmetli Turgut Özal'ın samimi dostu olan Sayın Nazarbayev'in ülkesini değiştirme projesinin müspet sonuçlarını hissetmiştik. Üçüncü seferden bugün döndük. Bu defa ikinci seferde tanıştığımız üç güzel insanın ve arkadaşlarının; bir ülkenin siyasi ve ekonomik iklimi müsait olduğu takdirde neler başarabileceğine şahit olduk. Osman; yıllarca fuarcılık sektöründe yayınlar yapan bir arkadaş, yurt dışı tecrübesi zirvede. Beş yıl önce, yıllardır Türkiye'de üretilen ve dünya çapında pazarlama potansiyeli olan bir ev aletiyle Kazakistan'a geliyor. İzmir'de İşletme okumuş Abdullah'la bir vesileyle tanışıyor, vizyonlarını belirleyip yola çıktıkları günlerde Abdullah'ın Yesi köyünden çocukluk arkadaşı olan ve İstanbul'da Edebiyat okuyan Nadir'i de aralarına alarak yola çıkıyorlar. Biz tanıştığımızda işleri bayağı yoluna koymuşlardı, ancak çok mütevazı bir büroları ve etraflarında on onbeş genç vardı. Zaman içinde Osman işin liderliğini ve tedarik yönünü ve bu arada serbest piyasa mantığının şirkete uyarlanmasını üstleniyor, Abdullah şirketin Kazakistan kurallarına ve işletme bilimine uygun ve sağlıklı şekilde gelişmesine gayret ediyor, Nadir gün geçtikçe artan personelin eğitimini ele alıyor. Çok hızlı büyüyen şirketlerini yeniden ve sarsıntısız şekilde yapılandırma sürecine adım attıkları son günlerde bizi davet ettiler. Beş gün boyunca yedik, içtik, şakalaştık (bu arada Osman Rizelidir) ve değişim projesinin ana hatlarını belirledik. Bu arada bizi ormanlar içinde muhteşem bir otelde ve sımsıcak yuvalarında misafir ettiler. Girişte pasaport gişesinde en fazla on dakika bekledik. Yalnız dönüşte kaldığımız yer ve gün sayısıyla ilgili makamlara zamanında bilgi vermediğimiz için çıkış işlemleri biraz uzadı. Bu da işin nazarlığı olsun dördüncü seferde devlet bu konuyu da daha makul bir şekle sokar dedik. Herkese bu güzel deneyim için 'Rahmet!' *** "Rahmet": Kazakça teşekkür ederim...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.