İş dünyamızın başarılı kuruluşlarından MAS ve DAF'ın başarılı ve genç Genel Müdürü Efkan Çeviker'i konuk ediyoruz bu hafta. Etrafına olumlu enerji yayan ve yüzü gülen bir profesyonel ile iş yönetimi üzerine sohbet ettik. Başarı öykümüz Okul hayatım başarılı bir şekilde geçti. Esnaf çocuğu olmamdan dolayı yaz tatillerinde babamın atölyesinde çalışmak zorundaydım. O günlerde babam memur olmadığı için hayıflanırdım. Çünkü diğer arkadaşlarımın benim gibi çalışma zorunluluğu yoktu ve sahile yakın yerde oturduğumuzdan denizin tüm nimetlerinden yararlanıyorlardı. Fakat bugün eğer işimi severek yapıyorsam ve başarılı isem, o günlerdeki çalışma ortamının katkısına inanıyorum. Çünkü elemanın nasıl motive edilebileceğini, işçinin uyuyarak değil de maaşını aldığında dinlendiğini, ülkemiz ortamında ekonomik koşulların sürekli izlenmemesi durumunda nasıl zarar edildiğini, kaliteli iş yapıyorsanız hiçbir zaman işsiz kalmadığınızı, işletme sermayenizi devamlı olarak korumanız gerektiğini o ortamda öğrendim. Yönetim İnsanların bana fikirlerini rahatlıkla söyleyebileceği bir ortam hazırlıyorum. Bunun dışında özellikleri birbirinden farklı olan insanların kendi aralarında takım oluşturabilmesi için destek veriyorum. Hata bile oluşmuş olsa kendilerini öncelikle ikna edip, hatanın temeline inerek bir daha tekrarlanmaması için birlikte çözüm arıyorum ve onların motivasyonlarının en üst düzeyde kalmasını sürekli izliyorum. Gönülden katılım Olmazsa olmazların başında "işe gönülden katılım" gelmektedir. Bunun için gerekli ortamın sağlanması benim en önemli vazifemdir. Bu ortamda arkadaşlarımla aramızda sır yoktur. Gönülden bağlanmanın olabilmesi için öncelikle bir takım olmak şarttır ve bu takımda şüphecilik, dedikodu, ortalığı bulandırmaya kesinlikle müsaade edilmemesine ve bununla birlikte gülen yüzlere ihtiyacımız olduğuna inanıyoruz. Bir gün... Kendimi bildim bileli güne hep erken başladım. Günlük programımı hiç değilse bir gün evvelden yapmayı prensip haline getirdim. Güne ekonomik haber kanallarını izleyerek başlıyorum. Daha sonrasında günlük gazete ve takip ettiğim yazarların köşe yazılarını okuyorum. Bir gün evvel satış, üretim, teslimat, müşteri hizmetleri raporlarını okurum. Kritik gördüğüm tüm konularda ilgili bölüm yetkilileriyle kısa süreli toplantılar yapıp, birlikte aldığımız kararların uygulanıp uygulanmadığını veya uygulamada ne gibi sorunlarla karşılaşıldığını izler, bunun üzerine arkadaşlarımı uyarırım. Hayat Hayata her zaman olumlu açıdan bakmışımdır. Kendimle barışık bir insanım. Kendimi çok rahat eleştiririm. Beklenmeyen gelişmeler altında dahi paniğe kapılmam. Başkalarının mutluluğunu gördüğümde daha mutlu olduğumdan hayatın tadını daha güzel çıkardığıma inanıyorum. Lider Takımın başarısı ve düzeni için etkin bir lider şarttır. Bence liderliğin temelinde karizma yoktur. Karizma liderlerin bükülmesini engeller ve liderin değişme yeteneğini yok eder. Liderin gülen bir yüzü ve ölçülü bir mizahı kesinlikle olmalıdır. Motivasyon Yukarıda bahsettiğim gibi öncelikle gülen bir yüz; başarılan bir işin ardından işin büyüklüğüne küçüklüğüne bakılmaksızın insanlar onore edilmeli, elemanlar sürekli izlenmeli, bizlere kolayca ulaşmaları sağlanmalı, sorunlarının çözülmesinde yardımcı olunmalı, bence hepsinden önemlisi işi onlarla birlikte yaşamalısınız. Şirket kültürü Türkiye'de aile şirketleri ile yapılan bir araştırmayı okumuştum. Bu araştırmaya göre aile şirketlerinin ikinci nesile devredilmesinden sonra yaklaşık % 85 oranında maalesef firmalar kapanıyor. Ancak % 15'i üçüncü nesil ile devam edebiliyor. Profesyonelleşmenin, birinci neslin isteği ve kontrolü ile yapılması gerektiğine inanıyorum ve burada kutsal olanın firma olduğunun kabul edilmesi gerekiyor. İkinci nesil mutlu olmadığı bir işi sadece babasının arzusu üzerine yapıyorsa o işte başarı beklenemez. İyi bir eğitim almış ikinci nesilin sadece eğitimine bakılarak tüm yetkilerin devredilmesi de yanlış; onlar firma içinde belli bir tecrübe ve şirket kültürü kazanarak bir yere gelmeliler. Kalbe endeksli yönetim Kalbe endeksli yönetime tüm benliğim ve kalbimle katılıyorum.Takımın başarısının inanmaktan geçtiğine inanıyorum. Birkaç gün önce oynanan Türkiye-Hırvatistan maçında bir takım nasıl olacağı, iyi motive edilmesi ve hepsinin inanıp gönlünü koyması halinde her işin üstesinden gelinebileceği en güzel biçimde görülmedi mi? Efkan Çeviker 1963'te İstanbul'da doğdu. İlk ve orta eğitimini Şenlikköy'de, lise eğitimini Yeşilköy'de tamamladı. 1981'de girdiği İTÜ Makine Fakültesi'nden 1985'te mezun oldu, aynı üniversiteden 1989 yılında Yüksek Mühendis unvanını aldı. İş hayatına 1986 yılında Erensan A.Ş'de başlayan Çeviker, 16 yıl boyunca bu kuruluşta çeşitli görevlerde bulunup en son Genel Müdür Yardımcılığı unvanıyla ayrılarak, MAS Pompa A.Ş.'nin Genel Müdürlüğü'ne getirildi. Çeviker, evli ve iki çocuk sahibi. MAS Pompa A.Ş. 1978 yılında İstanbul'da Mak.Müh. Özer Polatoğlu tarafından kurulan MAS Grup, günümüzde MAS Pompa San. ve DAF A.Ş. firmalarının bünyesinde üç ayrı üretim tesisi, 230 kişilik güçlü kadrosu ve aralıksız devam eden teknoloji yatırımlarıyla sektördeki önemli yerini koruyor. MAS Grup'un genel ürün yelpazesinde; her türlü domestik ve özel uygulamalar için santrifüj pompalar, endüstriyel hidrofor sistemleri, kapalı genleşme tankları ve her türlü HVAC sistem teknolojik ekipmanları bulunuyor. Merkez binasında yönetim, muhasebe-finansman ve satış kadrosu bulunan grubun, MAS fabrikası İstanbul-Sultançiftliği, DAF fabrikası ise İstanbul-Yenidoğan mevkiindedir. Kocaeli-Gebze'de bulunan tesisler, DAF bünyesinde çalışmakta olup, önümüzdeki yıllarda bu iki fabrikanın bir araya getirilmesi planlanmaktadır. MAS Grup, İstanbul merkezli satış-pazarlama teşkilatı, Ankara Bölge Müdürlüğü ve tüm Türkiye'ye yayılmış 120 bayi ile, tüm sektörlere kusursuz hizmet verme yarışındadır.