Köprülerin altından akan sular...

A -
A +

Medya mensupları olarak İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah Bey'in davetlisi idik. Beylerbeyi'nde yazdan kalma bir havada güzel bir akşam geçirdik. Toplantının gayesi İstanbul'un emniyet ve asayiş durumuyla ilgili bilgi alışverişi idi... Toplantının başında asayiş konusunda birçok yayına imza atan Sayın Halil Yılmaz İstanbul ve genel olarak polisin durumunun bilimsel olarak yansıtıldığı derli toplu bir sunuş yaptı. Çileli bir yolculuktan sonra... Genel sohbet havasında, İstanbul'un trafik problemleri ele alınırken; Boğaz Köprüsü kuyruğunda, 1 saat süren yolculuğumuzda, muhabir arkadaşımız Ziya Sandıkçıoğlu ile can sıkıntısından patlamamak için yaptığımız sohbette, köprülerin geçişleri bedava yapılıp, bu gelirin -çaktırmadan- araba vergilerimize yansıtılmasından tutun da, Otomatik Geçiş Sistemi (OGS) aletlerinin 10 dolara düşürülüp bol bol dağıtılarak ve de kredi kartı sistemine bağlanarak ödemelerin otomatik hale getirilmesi, TEM otoyolu gişelerinin biraz daha şehir dışına alınarak E-5 trafiğinin rahatlatılması ve benzeri bütün düşüncelerimizin İstanbul Valiliği ve Emniyet Müdürlüğü tarafından teklif edildiği, ancak bütün bu iyileştirme tedbirlerinin Karayolları Genel Müdürlüğü mevzuatının eksikliği ya da bürokrasinin fazlalığı dolayısıyla yıllardır uygulamaya konulamadığı gündeme gelince bayağı rahatladık. Hiç değilse yetkili ağızlar ve beyinler de bu konularda konuşuyorlar ve düşünüyorlardı. Ama uygulama... "Sizin yetkiniz var mı?" Bu arada 12 milyonluk bir dev şehrin valisine Sn. Muammer Güler'e şöyle bir soru yönelttim: -Efendim siz, yıllarca süren ve üniversitede diplomalanan bir tahsil hayatından sonra, maiyet memuru, stajyer kaymakam gibi valiliğe gelene kadar birçok kademelerden, çok hassas elemelerden, sicillendirilmelerden geçerek vali tayin olundunuz. Sizin durumunuzda şu anda Türkiye'de 81 arkadaşınız var. Bu kadar uzun ve ince bir yolun sonunda size tevdi edilen 12 milyonluk bir dev metropolün devleti temsil eden temsilcisisiniz. Sorum şu, "Mesela filan hastahanede görevini hakkıyla yapmayan bir hemşire, ya da temizlik görevlisinin görevine son verme yetkiniz var mı?" Cevap: "Yok". "O zaman biz neyi konuşuyoruz, sayın valim" dedim. Yüreğimize su serpildi Yılların tecrübesini aksettiren güleç yüzüyle Sayın Vali, yeni hazırlanan Yerel Yönetimler Kanununun bu konularda devrim niteliğinde düzenlemeler getireceğini söyleyerek, yüreğime su serpti. O gece Asya ve Avrupa'yı birbirine bağlayan köprülerden iki üç dakikada geçip karşıya ulaştığımız güzel günlerin hayaliyle döndüm eve. Bakalım bu başarı hangi babayiğitlere nasip olacak?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.