Bazen bir atasözü, bir mısra, bir anekdot, bir deyiş sayfalar dolusu makalenin etkisini o kadar güzel yapıyor ki insan şaşıp kalıyor. 'Ayinesi iştir kişinin lâfa bakılmaz/Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde.' İşte bu kadar! Şimdi gelelim bizim bugünkü mevzuya. Bugün memlekette birbirinin alternatifi olarak lanse edilen iki iş adamları örgütü var malum TÜSİAD ve de MÜSİAD. Basında bu iki örgütün İstanbul ve Anadolu sermayesini temsil ettikleri şeklindeki değerlendirmeler yanında, bu iki derneği politize eden ve bazen her ikisini de itham eden değerlendirmelere rastlıyoruz. Bendeniz memlekette cari olan hukuk çerçevesinde kurulmuş her derneğe saygı duyarım. Ayrıca ülkenin bundan böyle 'sivil toplum kuruluşları' eliyle daha büyük atılımları yapacağına da yürekten inanırım. Hatta yönetim biliminin gerçek mânâda babalarından biri olan Peter F. Drucker'in insanoğlunun dünyanın kıt kaynaklarını sivil toplum örgütleri ile daha iyi yönetebileceği tezini savunurum. İşte kendime çizdiğim bu çerçeve içinde kalarak, bu iki derneğin memleketin ekonomisine benim zihnimde iz bırakacak ne katkılar yaptıklarını şöyle ana hatlarıyla düşündüm. TÜSİAD zihnimde daha ziyade politik çıkışlarıyla yer etmiş. Ekonomik olarak üyeleri için pek göze batar bir faaliyeti söz konusu değil. Ülke ekonomisine yön vermek amaçlı raporlar var sadece. Bu arada son zamanlarda 'IMF'siz olmaz!' söylemi kalmış aklımda. Bir de ülke insanının çoğunu ilgilendirmeyen konulardaki kültürel ağırlıklı destekler söz konusu. MÜSİAD ise son yıllarda çok kullanılan deyimle 'Anadolu Aslanları' denilen ve ülkenin ekonomi ve ihracatına büyük katkılarda bulunan ve bu konuda bilgi ve görgü eksiği olan büyük bir kesimi ülke ekonomisine kazandırmaya çalışmasıyla yer etmiş kafamda. Bu kesime bütün Anadolu'ya yayılan şubeleriyle yıllardır bilgi aktarmakta, bunun yanında onları yurt içinde ve dışında iş yapmanın en önemli mecralarından olan 'fuar iştiraki' için cesaretlendirmeye çalışıyor MÜSİAD. Bu yıl 13.'üncü defa düzenlenen 'MÜSİAD Fuarı'nı gezdim dün. Yıllarca fuar işinde çalışmış biri olarak bu fuarın dünya standartlarını yakaladığını gördüm. Yedi yüze yakın iştirakçisi ve yerli yabancı yüz elli bin profesyonel ziyaretçisiyle ülkemizin dünyaya açılan bir kapısı olmayı başarmış bir organizasyon sözkonusu. Fuar ayrıca binlerle ifade edilen iş görüşmesinin gerçekleştiği bir 'İş Forumu' ile de destekleniyor. Bunun yanında MÜSİAD üyelerini gruplar halinde dünyanın her yerine 'İş Görüşmesi'ne götürüyor. Şimdi kim 'laf' kim 'iş' üretiyor, karar sizin!