Liderin işi ne?

A -
A +

Otomobil harika bir alet. Onu bir sistem bütünlüğü içinde incelediğiniz zaman şunları tesbit etmek mümkün: -Otomobilin hareket edebilmesi için yakıta, yakıtın yakılabilmesi için motora ihtiyaç var, -Motorda yanan yakıttan ele geçen gücün otomobilin bütün alt sistemlerine aktarılması şart, -Bu aktarmanın yapılabilmesi için çok çeşitli aktarma organlarına ihtiyaç var, -Bu aktarma organlarının (krank mili, biyel kolları, eksantrik mili, şanzıman kutusu, debriyaj sistemi, şaft, diferansiyel kutusu, bütün bunların arasında aktarmayı sağlayan dişliler, çeşitli kayışlar) hepsinin kaliteli olması gerekiyor, -En önemlisi ise bu organların uyum içinde çalışmaları, -Otomobilin bütün diğer alt sistemlerine (Yağlama, soğutma, elektrik üretme ve diğer) bu gücün gereği gibi aktarılması... Bu örnekten hareketle örgüt ve şirketlerde liderin en önemli fonksiyonunun bu 'güç aktarma işi' olduğunu söyleyebiliriz. Ancak yönetimde en büyük handikabın da bu husus olduğu bilinen bir gerçek. Bin dereden su getirilerek, yüzlerce kitap, seminer, makaleye konu edilen bu 'yetki devri' meselesi birçok organizasyon ve şirkette hâlâ en önemli problem olarak boy gösteriyor. Yöneticilerde en çok karşılaştığımız husus da şu; "Kardeşim yetkiyi ve gücü devredecek insanı bulsam o an işi bırakır köşeme çekilirim, ama maalesef böyle bir imkânım yok!.." İşte buna özrü kabahatinden büyük denir. Yıllarca günü geldiğinde yetkini devredebileceğin insanları yetiştiremediysen, en azından onların yetişeceği ortamı oluşturmadıysan ne denir? Bakın etrafınıza gücü son nefesine kadar elinde tutmak isteyen birçok lider göreceksiniz ve onların etraflarında nice heba olmuş yetenekleri...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.