Liderlik öyle kolay mı?

A -
A +

"İş Hayatı"nın gittikçe karmaşıklaşan ve belirsizleşen bir ortama doğru sürüklenmesi "İş Yönetimi"ni de daha zor ve karmaşık bir hale sokuyor. Rekabet rüzgârlarının giderek sertleşmesi şirketlerin daha kısa ömürlü olmasına sebep olmakta. Hemen tamamına yakını küçük ve orta boyda ve de aile şirketi tarzında yapılanmış ülkemiz özel sektör şirketlerinin ömürlerinin ortalama olarak bir buçuk nesil olduğu söylenir. Girişimci bir ruha sahip "kurucu baba"lardan sonra şirketler maalesef en fazla bir nesil daha devam edebiliyorlar. Ülkemizde büyük heyecanlarla sürdürülen "toprak erozyonu"nu önlemeye yönelik faaliyetler "şirket erozyonu" konusunda söz konusu bile değildir. Oysa her yıl özellikle de kriz dönemlerinde erozyona uğrayan şirketlerin ekonomiye verdiği zararlar hiç dikkate alınmaz. Sanki batan o şirket sadece o "patronun malı"dır. Erozyona uğrayan topraklar nasıl milletin malı ise o şirketler de bu milletin malıdır. Bu ülkenin kaynakları -insanları, tasarrufları, yolları, tabiatı, kamu hizmetleri, alın teri, gözyaşı, beyin gücü ve daha birçok değerleri- yıllarca o şirket için harcanmıştır. Sonuç olarak batan şirketlerin büyücekleri birkaç habere ve davaya konu olarak; küçükleri ise sessiz sedasız iş hayatına veda eder giderler. Giderken de ülkenin bağrından koca bir parçayı da koparırlar. Bütün bu olan bitende birçok faktör rol oynar; dış konjonktür, iç dinamikler, siyasi ve iktisadi istikrarsızlık. Hatta şans faktörü bile etkili olabilir. Ama bütün bunların hepsi bir kişide kristalleşir: "Lider"... Çünkü bütün olan biten liderin sorumluluğu altında gerçekleşmiştir. Gerçek anlamda bir misyon ve vizyona sahip, en olgun mânâda mütevazı, imrenilecek kadar çalışkan olan, insanlara değer veren, ama belki de en önemlisi "Durumsal Liderliği" en mükemmel şekilde uygulayabilen liderlerin şirketleri uzun ömürlü oluyor. Bu ister bir şirket, isterse bir devlet, isterse bir futbol takımı olsun fark etmiyor. Uzun vadeli başarılar liderin kalitesiyle doğru orantılı oluyor...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.