Müşteri patronumuzdur

Çelik kapı sektöründe adından çok söz ettiren Tutkunlar'ın kurucusu Ümmet Alaca bugünkü konuğumuz. Kendisiyle iş hayatında başarının sırlarını konuştuk. Ahşap kapısının yerine çelik kapı yaptırmak isteyen bir müşterisine "Tarihi değeri ve anıları olan bu güzel eseri bize kalırsa değiştirmeyin, güzel bir bakımdan sonra siz de kıyamayacaksınız" dediği müşterisinin bu tavırdan çok memnun kalıp daha sonra yaptırdığı bir toplu konutun bütün kapılarını kendisine yaptırdığını anlatırken Ümmet Alaca 'danışman satıcı'nın güzel bir örneğini sunuyor aslında. Aşağıda kendisiyle yaptığımız söyleşiyi sunuyoruz. ¥ Şirketiniz bugünlere nasıl geldi? Dünden bugüne öykünüzü kısaca özetler misiniz? 1976'da başlayan serbest ticaret hayatımız; her gün yenilenerek, yeni ihtiyaçlara cevap vermeye odaklı bir anlayışla devam ediyor. Hep daha iyi, hep daha güzel, hep daha güvenli ve kaliteli mal üretmeyi, satış sonrası hizmetlerini de kesintisiz vermeyi düşünerek çalıştık. "Her işin başı bilgidir, eğitimdir" dedik, her zaman ve her yerden gerekli eğitimleri almaya çalıştık. Alınan her teorik bilgi ve eğitimi iş hayatımızda pratikte kullanmaya ve kullandırmaya ve takım kurmaya çalıştık. İnsanların ihtiyaçlarına göre üretim yaptık. Vizyonumuzu geniş, hedeflerimizi belirgin tuttuk. ¥ İş dünyasında başarılı olmak isteyen girişimci ve yöneticilere örnek olması açısından sormak istiyoruz; başarınızın sırrı nerede yatıyor? İş dünyasında başarı; işini çok iyi bilmekle, her zaman en iyisini yapmaya çalışmakla, doğru ve dürüst olmakla ve tabii ki çok çalışmakla mümkün. Her kararı çok iyi düşünüp etüd ederek vermek gerekiyor. Bir de ticaret hayatında olabilecek zararlarda morali bozmayıp, yılmadan savaşarak işe sahip çıkmak önemli. Ülkemizde başarılı olmak maalesef çok zor ve fedakârlık gerektiren bir süreç. Birkaç cümlede özetlemek gerekirse şunlar söylenebilir: * İşin patronu olarak müşterileri görüp, onlardan gelecek her tepkiyi dikkate alarak, bunlara göre planlamalar yapmalı, * Pahalı da olsa uzman kişileri istihdam etmeli, * Meslek içi eğitimin önemine inanarak, çalışanların daha fazla uzmanlaşması için zemin hazırlamalı, * Çalışanların yönetime katkıda bulunmaları sağlanmalı, * Yöneticilerin işine karışmamalı. ¥ Siz nasıl bir girişimci ve yöneticisiniz? İnsanları yönetir ve yönlendirirken en çok nelere dikkat ediyorsunuz? Olaylara hakim ve tepeden bakabilen bir yönetici olduğuma inanıyorum. Bilgi, tecrübe ve en önemlisi bunların sonucu oluşan hislerin basiretli ve isabetli kararlara varmada önemli olduğuna inanıyorum. Önce birlikte çalışabileceğim, sorumluluk sahibi, dürüst, çalışkan insanları seçmeyi önemsiyorum. Bu ekiple bir takım ruhu oluşturmaya özen gösteririm. Kazandıklarımın büyük kısmını sektörel teknoloji transferinde ve yöneticilerimin eğitiminde değerlendiririm. İnsanları yönetirken ve yönlendirirken onların makine olmayıp duyguları, üzüntüleri, sevinçleri bulunduğunu gözönünde bulundurur, o doğrultuda yönlendirme yaparım. Her şey onlar için ¥ Müşterinizi nasıl görüyorsunuz? Müşteri anlayışınızı özetler misiniz? Müşterimiz bizim velinimetimiz, patronumuzdur. Benim, yöneticilerimin ve yanımda çalışan bütün işçilerin geçinebilmesi için gerekli para onda, yani müşteride. O yüzden müşterinin bütün taleplerinin dikkate alınmasını sağlayarak, müşteri memnuniyetini azami seviyede tutmaya gayret ederim. Onlara en iyi ürün ve hizmeti sağlamaya çalışırız. Toplam kalite anlayışıyla satış öncesi, teslim ve satış sonrası aşamalarında en iyiyi vermeye çalışırız. ¥ Sizce kalite nedir? İşinizde kaliteyi en çok etkileyen husus nedir? Bence kalite; insanların aldıkları mal veya hizmette en kullanışlısını, sağlamını ve gerekli olduğu takdirde en çabuk müdahale edilebilen şeklini ortaya çıkarabilmektir. İşimizde kaliteyi olumsuz yönde etkileyen en önemli husus kalifiye, yetişmiş eleman eksikliğidir. Kalite müşteri memnuniyetinin ta kendisidir. İşimde kaliteyi olumlu yönde etkileyen şeyler; yurt içi ve yurt dışı fuarları ve sektördeki gelişmeleri yakından izlemek, müşteri istememiş olsa bile daha fazla maliyet pahasına ürünlerde faydayı artıracak donanımlar ekleyip maliyeti müşteriye mümkün olduğunca az yansıtmak. ¥ Krize karşı ne gibi tedbirler aldınız? * Ürünlerimizin rakip ürünler karşısında tercih edilir olması için kalitesini artırdık. * İhracata yönelik mevcut çalışmalarımızı artırdık. * Reklam, tanıtım ve tutundurma gibi konulara daha fazla önem vermeye başladık. * Bayilik stratejilerimizi geliştirip, bizim gibi toplam kalite ve müşteri memnuniyetini ilke edinmiş yeni bayiler ile çalışmaya başladık. * Kriz karşısında riskli satışları durdurduk * Konumuz sebebi ile daha lüks mal üretip, yüksek gelir düzeyli müşterilere ağırlık verdik. İhracat payını % 30-40'lara çıkarma çabalarımız halen devam ediyor. * Gereksiz harcamaları, israfı durdurduk. * Hızlı dönüşü olmayan yatırımları durdurduk. * Portföyümüzde dövize bağlı stokları artırdık. * Çalışanlarımızın problemlerine çözüm olup, onların motivasyonlarını en üst düzeyde tutarak verimliliğini artırdık. * Kaliteli yöneticiler ve kaliteli işçilerle çalışmayı tercih ederek yeni kadrolar oluşturduk. * İşbaşında eğitimi artırdık. Bu cümleden olarak şirket kültürünün oluşmasına çok değerli katkıları sebebiyle İDEM seminerlerini her kademede sürekli takip ediyoruz. Daima iyilerle çalışın ¥ Eğitime nasıl bakıyorsunuz? Eğitim şirketlere nasıl katkı sağlıyor? Eğitim globalleşen ve her gün her alanda yenilikler gerçekleşen dünyamızda kesintisiz olarak gerekli. Eğitim harcamalarını normal zamanlarda iki, kriz zamanlarında dört katına çıkarma gereğine inanıyorum. Çünkü o bir masraf kapısı değil, en verimli yatırımdır. Eğitim şirkette bilgili olmayı, işinin hakkını vermeyi, verimliliği, kâr artışını, prestiji, kısacası olması gereken her şeyi sağlıyor. ¥ İşe gönülden katılımın sağlanması ve bunun şirketinizde hayata geçirilmesi hakkında neler söylemek istersiniz? İnsanları kendi hedeflerimize ortak etmeli; eğlenceli bir ortamda, saygılı, disiplinli ama sıkıcı olmayan çalışma şeklini benimsemeliyiz. Kazandığımızdan onlara da verdiğimizi, zorlandığımızda yek vücut olduğumuzu onlara hissettirirsek gönülleri işimize katabiliriz. Bütün çabaları var olma ve hayatı devam ettirebilme savaşı olarak görüyorum. Tarihte savaşlar ancak gönüllü askerlerle kazanılmıştır. İşe gönülden katılımın da önemi en az onun kadardır. Bunun için de elemanlarımı para kazandıran ve yerine yenisini koyabileceğim varlıklar olarak görmediğimi onlara hissettirmeye çalışıyorum. Yöneticilerimden de çalışanlarımın özel sorunlarına kadar ilgilenmelerini istiyorum. ¥ Bildiğiniz gibi değişim, günümüzün en belirleyici faktörlerinden biri. Nasıl değerlendiriyorsunuz? Özellikle değişimi algılamak ve yönetmek konusundaki görüşlerinizi merak ediyoruz. Değişimde önemli olan pozitifi yakalayabilmektir. Biri beni değiştiriyorsa tehdit, değişimi ben yönetiyorsam fırsattır. Vakit dar, yenilikler mermi gibi. Girişimci işine hakim olup, dünyada olup bitene açık ve gördüklerini analiz ederek bunlardan isabetli sonuç çıkarabilme yeteneğine sahip olmalı ve işini iyi bilen profesyonellerle çalışmalı. Değişimi yönetirken seçilen pazarın değerlerini ön planda tutmak ve kararları buna göre vermek de önemlidir.