ABD'nin Ortadoğu'da bu defa taşları daha fazla yerinden oynatacağı anlaşılan Irak operasyonu, en fazla bizi etkileyecek gibi görünüyor. Çünkü Saddam'ın ülkesi Irak, coğrafi, siyasi, ekonomik, kültürel, dini açıdan en çok Türkiye'ye yakın. Gelinen son nokta ABD askerlerinin belli bir süre için Türkiye'de konuşlanmasını ve dolayısıyla Türkiye'nin Irak harekâtına fiilen katılmış sayılmasını öngören bir tezkerenin kabulü konusu. Basını takip edenlerimiz bu konuda farklı fikirlerin çeşitli yayın organlarında yer aldığını, hatta bazen aynı gazetenin yazarlarının birbirlerinden farklı düşündüklerini tesbit etmiş olmalılar. Karşı çıkmanın mantığı... Öyle bir durum ki, kimse ABD'ye karşı çıkmanın mantığını da savaşa karşı çıkmanın mantığını da net olarak ortaya koyamıyor. Tabii bu konuda Ortadoğu petrolleri konusunda çıkarları olan İngiltere'siz Avrupa Birliği, Rusya, Çin, sessiz ve derinden Japonya ve benzeri ülkeler de boş durmuyorlar. Ve sonuçta iş derlenip toparlanıp "Tezkere oylaması" adı altında TBMM'nin önüne kondu. Ve AK Parti'ye muhalif olanlar bombardımana başladılar. "Böyle bir cinayete ortak olamazsınız... ABD askeri ülkemize gelemez, gelmemeli, biz onurumuzla buna karşı çıkmalıyız" vs. Ama hiç kimse kararlı davranamıyan bir Türkiye'nin bu kriz sonrasında, yarım asırdan fazla bir zamandır müttefik olmayı kabul ettiği ABD ile ilişkilerinin ne yönde gelişeceğini tahmin edemiyor. Bir gazete başlık atmış "Borsanızı başınıza yıkar doları iki günde 3.5 milyona dayarız!" Karşı koyma gücü! Siz hiç küçükken iri yarı ve merhametsiz bir okul magandasının küçük parmağınızı kerpeten gibi parmakları arasına alıp sizi inim inim inletirken sizden istediği birşeyi yapmamayı söyleyebildiniz mi? Söyleyemezdiniz. Ya siz de o magandaya karşı koyacak şekilde güçlü parmaklara sahip olmalıydınız, ya da o insan azmanıyla başedecek kuvvetli bir ekibiniz olmalıydı. Ne derece doğru olur? 60 yıldır bu ikisini beceremediysek şimdi Türkiye'nin ekonomik, siyasi ve stratejik konusuyla ilgili çok iyi şekilde bilgilendirildikten (!) sonra bu tezkereye müspet oy verecek milletvekillerine bütün sorumluluğu yüklemek doğru olur mu?