Sakıp Sabancı; lider ve halkla ilişkilerin ustası

A -
A +

Onunla ilk defa İzmir Enternasyonal Fuar Müdürü iken karşılaştım. O yıl büyük bir işe soyunmuş, Fuara katılan yaklaşık elli ülkenin sanayi ve ticaret bakanlarını açılış törenine davet etmiştik. 80'li yıllarda İzmir'de iki tane beş yıldızlı otel vardı. Bütün misafirler bu iki otele yerleşmişlerdi. Büyük Efes Oteli'nin lobisinde Sayın Sakıp Sabancı'ya takdim edildim. Kendisinden duyduğum ilk cümle "Ağam kaç metre kare sattın?" Bu fuar işinin tamamını özetleyen bir cümledir. Hatta bazı fuar kuruluşlarının sloganı olmuştur. "Bizim metre karemiz, sizin başarınızdır." Ayaküstü fuarcılık konusunda ufuk açıcı kısa bir sohbet yapmıştık. İlk defa açılış törenine bu kadar üst düzeyde katılım olmasını takdirle karşılamıştı. Sonra yıllar boyunca, iş ve yönetim konferanslarında eğitim toplantılarında, televizyon programlarında yüz yüze sohbet etme imkânı bulduk. Ayrıca herkes gibi kendisini "halkla ilişkilerin bir duayeni" olarak basında ve günlük hayatta takip ettim. Yüreği samimi olarak yurt ve millet sevgisiyle dopdolu bir toplum lideriydi. Ayrıca iş dünyasına "Lider yönetici" tarzının en canlı ve etkileyici örneğini yıllarca sundu. Her şeyden önce bir liderde aranan en önemli özelliğe doğuştan sahip biriydi. "Samimi bir kişiliği" vardı. Siyasi hayatımızdaki trendleri takip ederken de bu samimi tarzı ülke insanına ferahlık vermiştir. Ülke yararına olan her faaliyeti desteklemiş, körü körüne hiçbir siyasi partinin bağımlısı olmamıştı. Liderliğin en önemli özelliklerinden biri olan "bizden biri olma"yı son nefesine kadar sürdürmeyi beceren mütevazı bir kişiliğe sahipti. İş ve yönetim hayatına ait bilgi ve tecrübelerini kitaplaştıran liderlere öncülük etmişti. Bu konuda bıraktığı eserler genç yönetici ve iş adamlarının ufuklarını açacak değerdedir... Ülke sevdalısı bir delikanlı... Kendisiyle en son, mahalli seçimler öncesinde sayın Sefa Sirmen'in basın mensuplarına verdiği bir akşam yemeği öncesinde Divan Oteli'nde karşılaşmıştık. Yine ülke sevdalısı bir delikanlı heyecanıyla fikir üretmeye gayret ediyordu ve "Bu seçimler adı üstünde mahallidir. Resul Bey" demişti bana "İnsanlar özellikle bu seçimlerde adayların partisine değil bilgisine, becerisine, dürüstlüğüne bakmalılar. Çünkü yeni çıkacak kanun bu insanlara çok büyük yetkiler veriyor. Bu yetkileri ne kadar çok ehil ellerde toplarsak o kadar çok ileri gideriz" demişti... Ve yaptığım kısa izin dönüşü ilk yazımı kendisine ayırmaktan dolayı üzgünüm. Ama Sakıp Sabancı'nın bir köşe yazısına değil ciltlere sığmayacak bir değer olduğunun bilinciyle kendisini saygıyla anıyorum, kederli ailesine ve çalışma arkadaşlarına başsağlığı dileklerimi sunuyorum. O sevenlerinin ve iş dünyamızın gönlünde "gocaman bir yer" edinerek aramızdan ayrıldı. Ne mutlu...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.