Sütçümüzle seçim muhabbeti

A -
A +

Seçim ertesi, yani pazartesi günü bizim sütçü tam zamanında kapıdaydı. Sevimli, güleryüzlü, tipik bir Anadolu çocuğu. Aslında çok fazla konuşkan bir tip değildir. Sabah kapıyı açar açmaz konuşmaya başladı, işte aklımda kaldığı kadarıyla o diyalog: Sütçü: 'Hocam ne oldu böyle, hem senin memleket hem de benimkinde Halk Parti sildi süpürdü. Ben: Sen nerelisin ki sütçü dayı? S: Antalya Manavgat'tanım. B: Benim memleket malum da, Antalya'ya ne oldu? Daha doğrusu genel olarak AK Parti niçin geriledi biraz? Bunun sebebi sence nedir? S: Bak hocam! Bence Başbakan daha ziyade yaptıklarını ve yapacaklarını anlatmalıydı. Mesela İnönü zamanının ekmek karnesini anlatıp durması ters tepki yaptı bence. B: Hay ağzına sağlık, biz de evde ayni minval üzere konuştuk dün akşam. S: Sağlık olsun hocam, sonuç ne olursa olsun, seçimleri sağ salim yapabildik ya, bence önemli olan buydu. B: Haklısın, haydi hayırlı işler sana, teşekkürler. Bir örgütün, bir şirketin, bir partinin 'Öğrenen bir organizasyon' olması onun başarısında en önemli hususlardan biridir. Birçok boyutları olmakla beraber 'Öğrenen bir organizasyon'un en önemli özelliği etrafta olan bitenden kesintisiz bir şekilde haberdar olmasıdır. Kesintisiz bilgi akışının sağlanacağı bir kültür oluşturmak liderin en önemli işlerinden biridir. Bir parti seçim kampanyası sırasında uyguladığı strateji ve taktikler konusunda herhangi bir mahalledeki sütçü amcanın ne düşündüğünü algılamayı becerebilecek bir 'network'e sahip olmak zorundadır. Hani siyasiler 'Tabanın sesine kulak vermek gerekir' der dururlar ya, işte onu söylemeye çalışıyorum. Gerçekten bütün partiler için ders alınacak birçok hususu bu güzel millet yine ortaya koydu. Dinleyen varsa 'Anadolu'da daha neler var neler.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.