"VarSA yokSA bilgi"

Malum esas mesleğim Ziraat Mühendisliği. Öyle pek üretken bir meslek hayatım olmadı. Ekonomi ve işletmecilik dalına yönelince işin tekniği ile pek uğraşamadım. Ama bizim zamanımızda yarım askerlik kadar (şimdiki kısa dönem uygulamasına göre 8 askerlik) süren staj döneminde bazı bitkileri ekip, mahsulünü alma zevkini tatmak kısmet olmuştu. O bambaşka bir zevktir, tadan bilir. İşte dün ilk mezunlarını veren Sabancı Üniversitesi'nin diploma töreninde Sayın Sakıp Sabancı ve Sayın Güler Sabancı ilk mahsulünü idrak eden çiftçinin mutluluğunu yaşar gibi idiler. Daha uzun yıllar bu mutluluğu tatmalarını dileyelim. Üniversitenin binasını yapmak kolay değil ama maddi imkân bulununca en iyi ve modern binayı yaparsınız. Ancak o üniversitenin topluma yararlı ve değer üreten kişiler yetiştirmesini sağlamak binayı yapmaktan çok daha zor. Kuruluşla ilgili ilk toplantılardan birine katılma imkânı bulduğum Sabancı Üniversitesi; Güler Hanım'ın himayesi altında "öğrenen kişiler" yetiştirme konusunda güzel bir başlangıç yapmış. Bunu öğretim üyelerinin ve öğrencilerin gözlerinden okumak mümkündü. İş dünyamızın kendi meselelerine kendi çözüm bulma gayretlerini takdirle karşılıyorum ve çok yerinde buluyorum. Çok yakın bir gelecekte özel üniversiteler arasında daha da etkili olacak tatlı bir yarış, entellektüel sermayemize büyük katkılar sağlayacaktır. Üniversitede çalıştığım yıllarda temcit pilavı gibi ısıtılıp ısıtılıp önümüze konan "Üniversite-Sanayi İşbirliği" konusu bu tarz üniversiteler aracılığıyla hayal olmaktan kurtulacaktır. Ülkemize böylesine faydalı bilim yuvaları kazandıran bütün kuruluşları kutluyorum. Ama bu arada Sabancı Üniversitesi'ne gerçek bir ana şefkatiyle katkıda bulunan Güler Sabancı'ya teşekkür ediyorum. Sayın Sakıp Sabancı'nın şahsında Sabancı ailesine de daha nice güzel hizmetler yapabilmeleri için güç ve kuvvet diliyorum. Bilginin en önemli güç haline geldiği bu günlerde, böylesine bilim yuvalarının daha da artmasını gönülden istiyorum.. İyi haftalar efendim.