Başlığa şaşırmayın. Bu, İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı bir kuruluş olan Kültür A.Ş. Başkanı Nevzat Bayhan'ın yakında başlatacağı bir pojeye kendimce verdiğim bir isim. Esas ismi: Seyyar Kitap Projesi. Parası veya vakti olmadığı için kitap alamayanlara; ayrıca kitap seçiminde zorlananlara sağlanan bir kolaylık... Okuduğunuz ve beğendiğiniz bir kitabı bir parktaki banka veya vapur, metro, otobüs gibi vasıtalardaki koltuklara bırakıyorsunuz. İlgilenen alıp okuyor, o da bir başkasına devrediyor. Medeni kurallar çerçevesinde işlerlik kazanabilecek bir okuma dayanışması... Benim hoşuma gitti. İstanbul'da değişik alanlarda birçok kültürel faaliyetleri olan Kültür A.Ş.'nin Başkanı Nevzat Bayhan'ı ziyaret edip diğer Kültür A.Ş.'nin faaliyetleri ve yeni projeleri hakkında görüştüm. Bayhan, mevkiinin sorumluluğun ve Türk kültürünün zenginliğinin idraki içinde olan saygın bir yönetici. Aslen mühendis ama kendisini tamamen kültür hizmetlerine adamış. Çeşitli kurumlarda üst yöneticilik yapmış. Sayısız bilimsel çalışmaları ve araştırmaları var. Uzun süre Amerika'da bulunmuş; çevre sorunları, radyoculuk, gazetecilik, sosyal konularda yazarlık yapmış. Kaybedilen kültür değerlerimizi günümüze taşıma özlemi içinde. Bu değerlerin modern yaşamın değerleriyle kaynaştırılmasını hedefliyor. İletişimin insanlar arasındaki yakınlaşmayı sağladığı zaman geçek iletişim olduğuna inanıyor. İnsanın insana sıcak ilgi ve sevgisinin kayboluşunun modern dünyanın bir çıkmazı olduğundan bahisle: "Karşılıklı sohbet yerine chatler (internet sohbetleri) bayramı bir tatil gezisi fırsatı olarak algılayışlar, bayram tebriki yerine telefon mesajlaşmaları canlı yakınlaşmayı engelliyor. Mesela internet yoluyla balta girmemiş ormanlarda yaşayan herhangi bir canlı türü hakkında detaylı bir bilgiye sahip oluyoruz ama bitişik komşumuz hakkında hiçbir bilgiye sahip olmadığımız gibi öğrenmek için de bir gayret göstermiyoruz. Bu da sosyal ilişkileri zedeliyor, toplumsal yapıyı zayıflatıyor" diyor. Sohbetimizin ağırlık merkezi İstanbul... Aslen Adıyamanlı olan Bayhan, büyüklerinin kendisine anlattığı şekilde aile ve komşuluk ilişkilerinin sevgi ve karşılıklı saygı çerçevesi içinde yaşandığı, ince tavır ve nezaketleriyle kadınların "hanımefendi", erkeklerin "beyefendi" olduğu, toplumsal kurallara riayet edildiği bir İstanbul tahayyül ediyor. Hafızaları tazelemek, tanımayanlara tanıtmak için İstanbul'un üç bin yıllık tarihî geçmişini anlatan bir antoloji hazırlığına girişmiş. Kültür A.Ş. Faaliyet ve Projeleri: Nevzat Bayhan, bir dünya şehri olma yoluna giren İstanbul'u bir kültür ve sanat merkezi haline getirmeğe çalıştıklarını belirterek faaliyet ve yeni projelerini şöyle özetliyor: "CRR Konser Salonunda her akşam başta konser, tiyatro, sempozyum olmak üzere çeşitli etkinleklerimiz; Tarık Zafer Tunaya ve Atatürk Kitaplığı Salonlarında kültür ve sanat toplantılarımız; Şehir Tiyatroları salonlarında oyunlarımız devam ediyor. Programları takip konusunda kolaylık sağlamak üzere Alo Kültür Hattı kuruyoruz. Miniatürk'de mehter ve kukla gösterileri yapılıyor. Burada ayrıca cep sinemamız ve zafer müzemiz var. Tünel'de bol çeşitleri ihtiva eden İstanbul kitaplığımız hizmete girdi. İSKİ ile beraber yürüteceğimiz (içilen suların nereden, nasıl geldiği konusunda bilgi veren) 40 çeşme projemiz var. Ayrıca, yararlı kitap yayınları ve TV dizileri yapma hazırlığı içindeyiz." Kültür A.Ş.'nin etkinliklerini takip etmek, zengin bir kültürel birikimine ve donanıma sahip olmak isteyenler için bulunmaz bir fırsat. Bayhan'ın İstanbul'la ilgili başka özgün projeleri de var ama bunlar henüz düşünce safhasında. Kültür değerlerimizin büyük bir sorumsuzluk içinde hallaç pamuğu gibi atıldığı, içimizin boşaltıldığı bir devirde birilerinin titizlikle bu değerleri gün yüzüne çıkartmak için çabaladığını görmek güzel bir şey. Bulunduğu mevkiin hakkını vermeğe çalışan kültür ve sanat adamı Nevzat Bayhan'a kolaylıklar diliyorum.