Çocuk şenliğinin düşündürdükleri

A -
A +

Geçen Pazar Etiler'deki sanatçı parkındaydım. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin kurduğu çocuk kulübü üyeleri orada toplandı. Rengarenk giysili çocuklar kendi aralarında sazlı, sözlü eğlendiler; şarkılar, türküler söylediler, dansettiler. Hoş bir atmosfer oluşturarak bol güneşli yaz gününün tadını çıkardılar. Bu arada konuk olarak gelen Müjde Ar, eline mikrofon tutuşturulduğunda, çocuklarla sohbet etti, onların sanat yeteneklerini övdü. Eğitime önem vermelerini öğütledi. Hangi mesleği seçerlerse seçsinler, bilgi ve kültür sahibi olmanın öneminden bahsetti. Bu arada çocuklara ne olmak istediklerini sordu. Çocukların dörtte üçü, parmaklarını kaldırıp şarkıcı olmak istediklerini söyleyince ortalıkta gülüşmeler oldu. Benim içim burkuldu. Geçtiğimiz günlerde Popstar yarışma programlarıyla şarkıcı olmak hevesine kapılan gençlerin acınacak durumlara düşmelerini hatırladım. Önce gençler, şimdi de çocuklar!.. Türkiye genelinde bir anket yapılsa korkarım aynı sonuç alınacak. Ezici çoğunluk şarkıcılığa talip olacak! Çocuklardan birini kenara çekip neden şarkıcı olmak istediğini sordum: "Hem eğleniyorsunuz, hem kazanıyorsunuz, hem de tanınıyorsunuz" diye özetleyiverdi bir çırpıda. Bilinçaltlarında şan, şöhret ve para... Doğrusu medya sorumsuz programlarla çok iyi yönlendirdi onları!?. Doktorluk, mühendislik, öğretmenlik, mimarlık, bilim adamlığı, hele hele yazarlık hiçbirisi cazip değil onlar için. Geleneğinde çocuk ve gençlik bayramı olan bir ülkenin çocukları ve gençleri için yarınlar adına daha sağlıklı ve ciddi projeler üretmesi gerekmez mi? Gerekir de, yapılmıyor ne yazık ki! Hem Atatürk'ün hedeflediği gibi muasır medeniyetlerin üstüne çıkmak istiyoruz, hem bunun gereği olarak genç beyinleri bilime, bilgi edinip kullanmaya, merak duymaya ve araştırmacı olmaya yönlendirmiyoruz. Sanki belalı bir coğrafyada, türlü sorunlarla boğuşan bir ülke değilmişiz gibi ortalıkta bir vur patlasın, çal oynasın havası sürüp gidiyor! Biz, dünyanın kaynadığı bir dönemde bu lükse sahip değiliz. Ağustos Böceği havaları içinde zamanı boş geçiremeyiz. Çoğunluğu Hababam eğitimiyle yetişmiş büyükler, çocuklara ve gençlere iyi birer örnek olamadıkları gibi onlara iyi birer gelecek hazırlamak için ileriye dönük somut adımlar atmıyorlar. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Eğitim Gönüllüleri gibi sivil kuruluşlar, tek tek çalışan idealist gönüllüler şimdiye kadar süregelen ihmallerin oluşturduğu boşlukları kapatmağa çalışıyorlar ama cehalet, sorumsuzluk ve neme lazımcılık öylesine diz boyu ki, bütün çalışmalar yetersiz kalıyor. İhtiyaç duyduğumuz zihniyet devrimi bir türlü gerçekleşemiyor. Siyasiler AB kapısında, gençler işsizlik bunalımında, çocuklar şarkıcılık peşinde... Yuvarlanıp gidiyoruz işte!

300
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.