Devlet şakası

A -
A +

Popüler kültürün hayatımızın her alanına vıcık vıcık uzandığı şu dönemde, ben elimde kâğıt kalemle bir köşeye çekilmiş, nicedir Kültür ve Turizm Bakanlığından iyi haberler gelse de yazsam diye beklemekteyim. Benim için esas gelişmenin işaretleri (ekonomik kalkınmanın paralelinde) kültür ve sanat alanında yapılan atılımlar ve bunların gerçekleşmesi için sağlanan desteklerdir. Lafı uzatmayalım, ben gayet iyi niyetle beklerken nihayet Kültür ve Turizm Bakanlığından bir atak haberi geldi. Basına "devlet eliyle şaka" başlıklarıyla yansıyan 1 Nisan şakaları... Pardon, 1 Nisan etkinlikleri... İyi niyetli devlet büyüklerimiz bizim de kendimize özgü (karnaval niteliğinde) sokak gösterilerimiz niye olmasın diye düşünüp böyle bir program hazırladılar herhalde... Bu etkinlikler çerçevesinde ne yapılmış bakalım: Bakanlığa bağlı oyuncular Nazi kostümü, Osmanlı padişahı, Osmanlı subayı, Keloğlan kostümleri giyerek Ankara sokaklarında dolaşmışlar. Kızılay Güven Park, Sakarya Meydanı, Ulus heykel meydanı; alışveriş merkezleri, metro çıkışları gibi kalabalık yerlerde küçük konserler verilmiş, halk oyunları gösterileri yapılmış, Hacivat-Karagöz oyunları oynatılmış. TV kanallarında bununla ilgili haber görüntülerinde halkın algılama ve tepkisine bakıyorum. Yüzlerde bir şaşkınlık, bunlar da nerden çıktı der gibi hoşnutsuz ve sessiz bir sorgulama ifadeleri... Bir vatandaş Nazi şakacısına: "Heil Hitler!"diye bağırarak selam duruyor. Yaşlı bir bayan (tansiyonuna ve kalbine aldırmadan) öfkeyle bağırıyor: "Burada Nazilerin reklamını yapamazsınız!" Kameranın üzerlerine çevrildiği bazı vatandaşlar da konu ile ilgisi olmayan bir şeyler söylemeğe çalışıyorlar, garip diyebileceğim birtakım davranışlar sergiliyorlar. Anladığım kadarıyla milli gelirin hakça bölüşülmediği, işsizlik, sağlık, eğitim alanında sorunların tam manasıyla çözülemediği bir düzende halk devlet şakalarından hoşlanmamıştı. Esasında bizim insanımız şakadan pek hoşlanmaz. Kendisine şaka yapılan kişi hoşgörülü olmakta zorlanır, şakayı yapan ise çoğu zaman ölçüyü kaçırır. Netice olarak diyeceğim, gelenekselleştirilmesinin düşünüldüğünü tahmin ettiğim 1 Nisan etkinlikleri pek tutmadı. Şimdilik TV kanallarındaki "Popstar" türü yarışmalarda kendi kendilerini tüketen gençleri seyretmekle eğlence ihtiyacını gideren (!) halkımız devletten şaka değil, ciddi işler bekliyor. Çoraklaşmış edebiyat ortamının canlanması, yazarların üretime teşvik edilmesi, tiyatro, opera ve müzikte yerli eserlerin hakim kılınması, tarih ve kültür mirasımızın korunması, kültür zenginliklerimizin evrensel boyuta ulaştırılması gibi konularda yeni projelerin oluşturulmasıyla ilgili somut çalışmalar var mı? Benim de beklediğim bu tür haberler. Şaka değil...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.