Bir şair "Ayların en zalimi nisan'dır" demiş ya, köşelerde zaman zaman bunu işleyen yazılara rastlarım. Bendeniz, genelde hiçbir şeye negatif duygularla yaklaşmam. Dolayısıyla, yıllar önce bir kardeşimi nisan ayında kaybetmeme rağmen bu ayı zalim olarak niteleyen şairin hükmüne iştirak etmiyorum. Nisan, tabiatın yeni bir ruhla canlanmaya başladığı kutlu bir aydır. Üstelik benim için ayrı bir anlamı vardır; her yıl bu ayda İstanbul'da "İstanbul Film Festivali" adı altında sinema şöleni tertiplenir. Öğrenciliğimden beri bu şöleni ilgi ve merakla takip ederim. Bu şölen günlerinin sabah vakitlerinde henüz mahmurluğunu üzerinden atamamış Beyoğlu'na çıkmak, daha önceden seçimini yaptığım filmleri seyretmek, aralarda yol boyunca sıralanan cafelerde kahve içmek vazgeçemediğim zevklerimden biridir. Ayrıca bana gençlik coşkusu ve duyguları aşılar, nostalji yaşatır. Bu yıl, 1-16 Nisan tarihleri arasında İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı tarafından hazırlanan İstanbul Film Festivalinin 25'incisi yapılıyor. Tanıtım toplantısında Vakıf Başkanı Şakir Eczaçıbaşı'nı çok yorgun gördüm. Kendisiyle yaptığımız kısa sohbette: "Dile kolay, çeyrek asır bu işi uluslararası çapta en mükemmel bir şekilde yapmaya çalıştık. Dünya festivalleri içinde saygın bir yer edindik. Yorulduk ama işimizi severek iyi yapmanın mutluluğu içindeyiz" dedi. Basın dokümanlarından edindiğim bilgiye göre; bu yıl festival çok renkli ve hareketli geçecek. 199 yönetmenden 219 film gösterilecek. 44 tanesi Türkiye'den... 7 sinema toplam 457 seans gösterim yapacak. 25 yılda gösterilen filmlerin en iyileri de festivalde yer alacak. Birbirinden ilginç ve güzel filmler arasında seyirci seçim yapmakta zorlanacağa benziyor. Festivalin önemli sürprizlerinden biri kadın sorunlarına ağırlık veren filmlere yer vermesi. Kalk ve Karşı Dur, Su, Küçük Kudüs, Ofsayt filmleri bu bölümün en ilgi çekici filmlerinden. Bu arada çocuklar da unutulmamış. İstanbul Modern ve Rexx sinemalarda sabah 11.00 seansları çocuklara ayrılmış. Heidi, Köpek, General ve Kuşlar, Pelikan Adam, Kardeşim Köpek Oldu, Sütün Rengi, çocukların hoşuna gidecek filmlerin başında geliyor. Festivalin ilginç taraflarından biri de; ünlü sinemacılarla seyircileri sohbet ortamlarında buluşturması. Bu buluşmalarda Festival kapsamında sergiler de yer alıyor. Sinema tarihimize imza atmış; geçmişten günümüze kadar 40 kadın oyuncumuzun fotoğraflarının yer aldığı sergi Beyoğlu Sanat Galerisinde, Afişlerle 25 Yıl Sergisi Fransız Kültür Merkezi'nde onbeş gün süreyle ziyaretçilere açık olacak. 25'inci yıl kutlamaları çerçevesinde festivale birçok ünlü yönetmen ve oyuncular gelecek. Fransız Hükümeti ve Türkiye'deki Fransız Kültür Merkezleri'nin desteğiyle gerçekleşen Fransız baharı etkinlikleri çerçevesinde Alain Delon ve Isabelle Huppert festivalin açılış galasının konukları olurken, kapanış törenine Gerard Depardieu katılacak. 31 Mart cuma ve 14 Nisan cuma günü Lütfi Kırdar Sergi ve Kongre salonunda yapılacak açılış ve kapanış törenlerini izlemek isteyen seyirciler için fiyatı 40 YTL'den bilet satışı yapılacak. ..... Not: Festival programı ve bilet satışı ile ilgili ayrıntılı bilgi için: www.iksv.org/film