Kadın dostu kente doğru

Geçtiğimiz perşembe günü Lütfi Kırdar Kongre Salonunda İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından bu başlık altında düzenlenen bir panele katıldım. Kadınlarla hıncahınç dolu salonda kadın'ın kentle ilişkisi çeşitli yönleriyle gündeme getirilmeye çalışıldı. Her şeyde bir denge unsuru aradığım için sadece erkeklerin veya sadece kadınların olduğu toplantılarda rahatsız oluyorum; konuşulanların, yapılan tartışmaların yarısının havada kaldığını düşünüyorum. Malumunuz; tarih boyu tırnaklarıyla kazandıkları iktidarı kadınlarla paylaşmaya gönülleri razı olmayan erkekler, kentleri kurarlarken de önce kendi kullanım haklarını gözetmişlerdir. Kadınlar da dolaylı yararlanıcı olmuşlardır. Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Birleşmiş Milletlerin katkılarıyla gündeme getirilen kadın-kent ilişkisi; bu ilişkinin sağlıklı, eşitlikçi ve özgürlükçü bir temele oturtulma çarelerinin düşünülmesi çok olumlu bir gelişme. Kadın dostu kent ne demek diye soracak olursanız, bunun açıklaması şöyle: "Kentlerin sunduğu ekonomik, sosyal, siyasi fırsatlardan kadının tam ve eşit olarak yararlanabileceği; planlamasında, siyasi ve idari yapılanmasında kadın ve erkeğin birlikte aktif rol aldıkları şehir." Her şey, önce hayalle başlar; fikirle gelişir; eylemle bir zemine oturur. Yani ilk adım atılmıştır, gayret sorumluluğunun idraki içinde olan kadınlara kalmıştır. Salondaki kadınların ilgisinden anladığım kadarıyla destek sürdüğü sürece gayret de gösterilecektir. Ama onların eyleme geçmelerini, dayanışma ve disiplin içinde çalışmalarını engelleyen altyapı sorunu vardır. Evinin düzenini korumak, çocuklarına, varsa yaşlı ebeveynlerine bakmak, ev işlerini yapmak zorunda olan kadın, bitmek tükenmek bilmeyen ev ve aile içi sorunlar yüzünden üst yapıda çalışmaya zaman bulamamaktadır. Her zaman söylerim; kadından verim bekleniyorsa mutlaka bu altyapı sorununu giderecek sağlıklı ve kalıcı bir çözüm üretilmelidir. Sonrası kolay. İnce, kıvrak zekâları, derin duyarlılıklarıyla kentlere de çekidüzen verirler, karar mekanizmalarında da etkin rol oynarlar, yönetime de katılırlar. Ama önce altyapı... Bilmem, anlatabiliyor muyum?