Tarihî Kentler Birliği büyüyor

ABD ve İngiltere'nin Irak'a yaptığı saldırıda, yalnız Irak değil; şimdiye kadar edindiğimiz bütün insanî değerlerimiz, birikimlerimiz ve umutlarımız da bombalandı. Acı ve güvensizlik batağında kendimi aldatılmış ve yaralanmış olarak hissederken ÇEKÜL destekli Tarihi Kentler Birliği'nden "Dünya Günü'ne Doğru Kastamonu" ve "Bartın-Amasra Buluşması" toplantılarına davet aldım. Tabii her zamanki gibi seve seve katıldım. Kurulduğu 2000 yılından itibaren büyük bir gelişim gösteren ve yurt çapında büyük ilgi toplayan (Başkanlığını Bursa büyükşehir Belediyesinin yaptığı) Tarihî Kentler Birliği'nin toplantıları bir okul gibi. Kent ve kentleşme konusunda insanı hem bilgilendiriyor, hem de tarihi ve kültürel mirasa nasıl sahip çıkacağımız konusunda bizleri aydınlatıyor. ÇEKÜL Başkanı Prof. Metin Sözen ve Mimarlar Odası Başkanı Oktay Ekinci, yılmadan, usanmadan yol gösterici tavırlarını sürdürüyorlar, sevgi dolu yürekleriyle aydınlatma ve bilinçlendirme görevlerini yapıyorlar. 22 Nisan "Dünya Günü", Tarihî Kentler Birliği programı çerçevesinde Kastamonu'da kutlandı. Bu yılın ana teması "Yaşam için su" idi. Burada tertiplenen toplantıda yaptığı veciz konuşmada, insanların sorumsuzluğu neticesinde dünyanın hızla tükendiğine; yaşama kaynaklarının kuruduğuna dikkat çeken Metin Sözen, bütün dünya insanlarına şöyle seslendi: "Hemşehri, yurttaş, dünyalı olarak, yanlışlar nerde oluşursa oluşsun, bilinçli bir birey kimliğiyle tavır koymak herkesin öncelikli görevidir. Bu sebeple, yanlışların bir başkası tarafından düzeltilmesini beklemeden herkesi dünyamızı diri tutacak bir tavır içinde olmaya çağırıyoruz." TKB'nin "Su, orman, kent, kıyı bütünselliğinde, havza ölçeğinde koruma" temasıyla 16-20 Nisan günlerinde düzenlediği Safranbolu, Kastamonu, Pınarbaşı, Eflani, Bartın, Amasra ve Bakacakkadı etkinliklerine katılanlar değerlendirme ve dileklerini "TKB/Bartın-Amasra Bildirgesi"inde topladılar. Bu bildirgenin ana başlıkları şöyle; * Ortak belleğimiz kurtarılmalıdır: * Tarihî mirastan herkes sorumludur. * Kent ve çevre bir bütündür. *Birbirleriyle tarihî, ekolojik ve sosyo-ekonomik etkilenmeler içinde bulunan hayat değerlerinin aynı doğayı ve coğrafyayı paylaştıkları çevre ve kültür havzalarının bir bütün olarak korunması ve yaşatılması önem ve ivedilik kazanmıştır. Orman ve kent ilişkileri bağlamında belirlenen bu hususların bölgesel sorumlulukları da içeren bir hukuki alt yapıya kavuşturulması gerekmektedir. Cumartesi günkü yazımda bu gezi çerçevesinde Kastamonu, Bartın ve Amasra ile ilgili izlenimlerimi yazacağım. Sevgili okuyucularım, yaşadığımız kenti nasıl ve neden sevmeniz gerektiğini, tarihî ve kültürel mirasa neden ve nasıl sahip çıkacağınızı öğrenmeniz için ülkemiz için hayatî bir önem taşıyan Tarihî Kentler Birliği'nin ve ÇEKÜL'ün çok yararlı çalışmalarını yakından izlemenizi tavsiye ediyorum. ......... www.cekulvakfı.org.tr (Ağaç dikimi kampanyasına katılmak için 0212 249 64 64 www.tarihikentlerbirligi.org)