Akif ameliyathaneye girer girmez gözü hemen masa başında duran Coşkun'a ilişti. Kaşları çatıldı bir anda ama kendine hakim olarak yerine geldi. Anestezi uzmanı hastayı bayıltmıştı. Raporunu verdi hocaya ve Akif ameliyata başladı. Yaklaşık beş buçuk saat süren ameliyat sırasında Akif hiç konuşmamıştı. Sadece gerekli direktifleri vermişti. Coşkun bütün dikkatini ameliyata vermişti. Hocasının kendisini tenkit etmesine fırsat verecek bir yanlış yapmamaya özen gösteriyordu... Akif ilgilenmiyormuş gibi görünmesine rağmen Coşkun'u izliyordu. Genç doktorun gerçekten yetenekli olduğu tartışılmazdı. Sanki kusur ararmış gibi takip ediyordu Akif genç adamı. Ameliyat başarılı geçmişti. Bu kusursuzluk Akif'i sinirlendirmişti. Hırsı ve öfkesini haklı bir sebebe dayandırmak için arandığı muhakkaktı. Sonunda elindeki ameliyat aletini bıraktı ve Coşkun'a dönüp sert bir sesle direktifini verdi: - Bundan sonrası size ait! Ben çıkıyorum. Coşkun yutkundu. Akif'in eldivenlerini çıkartarak gidişini izledi. Heyecanlıydı ve elleri titriyordu. Ameliyatın üçüncü aşaması tamamen kontrolüne kalmıştı. Dikkatle gerekenleri yaptı ve hastayı kapattı. Anestezi uzmanı hastayı uyandırmaya başladığı zaman yorgunluktan dizlerinin titrediğini fark etti. Dışarı çıkıp ellerini yıkadı. Bu sırada yanına gelen Nalân Hemşirenin sevecen sesiyle toparlandı: - Doktor Bey, geçmiş olsun. Akif Hoca sizi odasından bekliyor. - Hemen geliyorum hemşire hanım. Ameliyat önlüğünü çıkartıp hızlı adımlarla servis koridoruna çıktı. Akif Ünlüer'in odasının önüne geldiği zaman yutkundu, derin bir nefes aldı ve kapıyı tıklattı. Mithat Bey de içerideydi. Onu görmek genç doktoru biraz rahatlatmıştı: - Beni çağırmışsınız hocam! Akif'ten önce Mithat Bey atıldı: - Geçmiş olsun Coşkun, iyi geçmiş ha? - Çok şükür hocam bitti. Ayılıyor hasta. Bütün veriler mükemmel. Akif kaşlarını kaldırdı ve sert bir sesle: - Mükemmel diye bir şey yoktur. Önce değer yargılarınızı değiştirmeniz lazım Doktor Bey! Coşkun yutkundu: - Özür dilerim efendim. Akif ters bir bakış fırlattı Coşkun'a: - Hastanın takibi size ait. Verileri iyi inceleyin, saat başı rapor istiyorum. Başka bir şey yok. Coşkun dışarı çıktı. Sinirlenmişti. Akif Ünlüer'in tavırlarından hoşlanmıyordu. Mithat Bey, Coşkun çıkar çıkmaz arkadaşına döndü: - Yahu, ne alıp veremediğin var bu çocukla? Bu kadar terslik neden?!. > DEVAMI YARIN