Ağlamaktan konuşamıyordu

A -
A +

Özlem hayretle dinliyordu arkadaşını. Bahar bir yandan ağlıyor, bir yanda da öfkeli bir şekilde kararlılığını göstermeye çalışıyordu: - Bana engel olamayacaklar Özlem, istedikleri kadar karşı çıksınlar, ben Nejat'la evleneceğim. Onunla mutlu olacağıma inanıyorum. Bir ömür boyu onunla yaşamak istiyorum. Özlem genç kızı sakinleştirmeye çalıştı: - Güzellikle konuşmaya çalışsan Bahar! Cevdet Amca da Kamuran Teyze de anlayışlı insanlardır. Göreceksin bak, siz şimdi her iki taraf da öfkelendiniz, bağırıp çağırdınız. Onları da anlamaya çalış, bir anda beklemedikleri bir kararla karşılaştılar. Bahar başını iki yana salladı: - Annemi bilmiyormuş gibi konuşma Özlem, biliyorsun ki onun ilkeleri, kriterleri çok farklı, iyi bir aile derken kastettiği şeyi ikimiz de biliyoruz. Sosyeteden olacak, zengin olacak, Nejat bunların hiç birisine sahip değil. Biliyorum ki bu saatten sonra onu sadece aşağılayacaklar. Beni ya o, ya bu diye tercih yapmak zorunda bıraktılar, ben de tercihimi yaptım. Nejat'a inanılmaz derecede güveniyorum ben. Özlem arkasına yaslandı. Küçük sade döşenmiş evinde, oturma odasında iki arkadaş karşılıklı oturmuşlardı. Bahar küçük bir çantayla gelmişti sabahın köründe. - Ben sende kalacağım diye girmişti içeri. Özlem uykulu gözlerle neye uğradığını şaşırmış, sonra da meseleyi öğrenmişti. Kalkıp arkadaşının bardağına çay doldurdu: - Bir iki lokma bir şey yeseydin be güzelim. Bahar başını iki yana salladı: - Hayır Özlem, canım istemiyor. Biraz vakit geçsin diye bekliyorum, Nejat'ı arayacağım. Özlem biraz tedirgin bir şekilde dudak büktü: - O kadar yeni tanıdığın bir insan ki... Evet, ben de tanıdım Nejat'ı, hiçbir falsosunu görmedik, ama bu evlilik kararı vermeye yeterli mi bilmiyorum... Bahar omuzlarını silkti: - Yıllarca tanıyorsun da ne oluyor söyler misin? Senelerce arkadaşlık ettikten sonra evlenip ancak bir ay dayanabilen onlarca tanıdığımız var. Özlem başını salladı: - Haklısın, sen de haklısın. Bahar saatine baktı. Sabırsızlanıyordu. Nihayet saatin akrebi dokuzun üzerine gelince hemen sarıldı telefona, numaraları heyecanla tuşladı. Beklemeye başladı. Az sonra karşısına çıkan santralden Nejat'ı istedi. Çok geçmeden delikanlının yumuşacık sesini duydu: - Bahar, canım sen misin? Bahar cevap veremeden hıçkırıklara boğuldu. Ağlamaktan konuşamıyordu... DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.