Dürüye bulaşıkları bırakıp ellerini önündeki önlüğe kurulayarak salonda çalan telefona koştu. Arayan Haydar Beydi: - Dürüye, hemen mantonu giy kızım, bir taksiye atla ve (T......) Hastanesine gel. Şevval sancılanmış, ben şimdi onu hastaneye kaldırttım. Başında ol. Perihan'la ben konuşurum. Yaşlı kadın heyecan içinde telefonu kapatıp hemen mantosunu giydi ve çantasını alıp evden çıktı. Demek artık vakit gelmişti. Bir taksi çevirdi ve hastanenin adresini verdi. Şevval evden gittiğinden beri haftada bir kere onu görmeye gitmişti. Genç kadın evinde sakin ve huzurlu bir hayat sürüyordu. Haydar Bey onun bütün ihtiyaçlarını fazlasıyla karşılıyordu. Zaman böylece akıp gitmişti... Taksi hastanenin bahçesine girip doğum bölümünün önüne yanaştı. Dürüye parayı ödeyip koşar adımlarla girdi içeriye. Müracaata sordu Şevval'i. Genç kadın doğuma alınmıştı. Bekleme kısmına geçip beklemeye başladı. Bir yandan da dua ediyordu. Yaklaşık üç saat sonra ameliyathanenin kapısı açılıp son derece sevimli, sarışın bir doktor hanım çıktı dışarıya. Gülümseyerek yaklaştı Dürüye'nin yanına: - Şevval Hanımın yakını siz misiniz? Dürüye heyecanla atıldı: - Evet evladım, benim. - Tebrik ederim, nur topu gibi bir kızınız oldu. Anne de bebek de çok çok iyi. Biraz sonra Şevval hanımı odasına götürecekler. O zaman yanına gidebilirsiniz. Dürüye ellerini açtı: - Yüce Rabbim, bahtını açık et yavrucağın, her ikisine de sağlık, huzur, mutluluk ver!.. Hemen geri döndü ve hastanenin umumi telefonuna yürüdü. Haydar Beyin numarasını aceleyle tuşladı. Az sonra tok sesli adam karşısındaydı: - Beyim, beyim, bir kız torununuz oldu. İkisi de çok iyiymiş. Haydar Bey ağlamaklı bir sesle bağırdı: - Kız ha, çok dua etmiştim biliyor musun Dürüye kız olsun diye... Hep bir kız çocuk özlemi çekmiştim. Oğlandan ne gördük ki... Ben hemen geliyorum. Ha, bu arada Perihan'a senin bir akrabanın hastalandığını, sabah haber aldığını ve onu uyandırmamak için beni aradığını, benim de sana izin verdiğimi söyledim. Bir hafta kadar Şevval'in yanında kalacaksın... Dürüye çok memnun olmuştu: - Allah sizden razı olsun beyim... Telefonu kapattıktan sonra hemen geri döndü. Şevval bu arada odasına götürülmüştü. Telaşla koridorda yürüdü ve odanın kapısının önüne geldiği zaman sevincinden yerinde duramıyordu. - Şevval, güzel kızım benim! Genç anne gülümsedi. Yorgun ama mutlu görünüyordu... > DEVAMI YARIN