"Ben onların babaannesiyim"

A -
A +

Şaheser Hanım Faruk'un gelmesiyle bambaşka bir kişiliğe bürünmüştü. Oğluna karşı son derece masum, onun mutluluğundan başka bir şey istemeyen bir anne tablosu çiziyordu. Yine de Handan'dan çekinmişti. Bu kadını istediği gibi azarlayamayacağını, onu rencide edecek bir şey söylediği zaman Handan'ın bunun altında kalacak bir yapıda olmadığını anlamıştı... Yemekten sonra Funda derslerini bahane ederek odasına çıktı. Fulya ise babasının kucağında oturuyordu. Kahveleri masadan kalktıktan sonra koltuklara oturarak içtiler. Faruk annesiyle sohbete dalmıştı. Handan bir ara izin isteyip salondan çıktı. Üşümüştü. Odasına, üzerine bir şey almaya çıktı. Tam Funda'nın odasının önünden geçerken genç kızın birisiyle konuştuğunu duyarak durakladı. Yaptığı şeyin uygun olmadığını bildiği halde kapıya yanaştı ve dinlemeye başladı. Genç kızın keyifli sesi net olarak duyuluyordu: - Nedenmiş, tabii ki ben de senden hoşlanıyorum... Sevmek mi? Daha seni sevip sevmediğimi bilmiyorum. Bakacağız... Handan iliklerine kadar buz kesmişti. Kimdi bu konuştuğu insan. Duygusal bir yakınlık hissettiği birisi olmalıydı. Bu konuşmalar onu gösteriyordu. "Daha çok küçüksün yavrucuğum..." diye geçirdi içinden. Yanlışlara o kadar açıksın ki... Funda'nın kahkahası duyuldu odadan: - Yarın buluşuruz o zaman. Okuldan sonra. Ben eve bir şey uydururum. Hafta sonunda gelemem. Babam evde, evde olmasa mesele değil. Ötekine aldırmıyorum bile. Zaten bana karışamaz. Hele bir karışmaya kalksın, dünyayı dar ederim o kadına!.. Handan dudaklarını ısırdı. Yavaşça uzaklaştı kapıdan. "Demek yarın okuldan sonra küçük hanım!.. Bakalım kimmiş bu arkadaş!.. Hırkasını alıp aşağıya indi. Faruk ve Şaheser Hanım hâlâ konuşuyorlardı. Fulya ise koltukta uyukluyordu. Handan onun yanına gidip saçlarını okşadı: - Canım, haydi iyi geceler de ve yatağına git. Yarın okula gideceksin, bak uyuyorsun. Küçük kız gözlerini kırpıştırdı ve gülümsedi Handan'a: - Tamam. Babaannesine gidip sarıldı. Şaheser Hanım kendini tutamadı: - Otursaydın daha, kırk yılda bir görüyorum seni. Faruk hemen kaşlarını çattı: - Anne! Lütfen, Handan yatmasını söyledi o zaman yatacak. Bu saate kadar oturması bile bir lüks. O sebeple çocuğun aklına farklı şeyler sokma. Şaheser Hanım irkildi. Oğlunun azarlamasına bozulmuştu. Öfkeyle Handan'a baktı. Genç kadın bakışlarını yere eğdi. Şaheser Hanım hiddetle çıkıştı oğluna: - Ben onların babaannesiyim. Dün gelen insanın lafı mı dinlenecek bu evde?.. DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.