Tayfun hızlı adımlarla yaklaşan Esra'yı görünce dudaklarından eksik etmediği alaycı tebessümüyle ona doğru yürümeye başladı. İki genç birbirlerine gülümsediler: - Gelmeyeceksin sandım. Esra mahcup bir tavırla gözlerine baktı Tayfun'un: - Neden gelmeyeyim ki? Söz verdim... Genç adam dargın bir bakışla süzdü Esra'yı: - Söz verdin diye mi geldin? Genç kız durakladı. Kekeledi ardından: - Ben.. hayır tabii ki.. ist... istediğim için geldim... Tayfun elinden tutunca birden ürperdi Esra. Hayatında ilk kez bu tür duygular hissediyordu. Lise çağlarında birkaç tane hoşlandığı genç olmuştu ama hiçbiriyle bir kere olsun konuşmuşluğu bile yoktu. Uzaktan yaşamıştı duygularını. Gecelerini uykusuz geçirmiş, fark edilebilmek için aynanın karşısında saatler harcamıştı. Ama içinde yerleşmiş olan baskı onun hiçbir erkek arkadaşı olmasına izin vermemişti. Şimdi nasıl olduğunu anlamadığı bir arkadaşlığın ortasında buluvermişti kendisini. Birlikte yol boyunca yürüdüler. Tayfun başını eğip sordu: - Nereye gidelim istiyorsun? Bugün bütün gün bizim... Sen ne istersen onu yapalım... Dudak büktü genç kız. Omuzlarını kaldırdı: - Bilmem ki... Sen nereye istersen oraya gideriz. - Önce güzel bir yemek yiyelim. Bildiğim bir lokanta var. Hem sakindir, hem de temiz ve lezzetli yemekleri vardır. Oraya gidelim. Esra gülümsedi: - Tamam o zaman... Hızlandılar. Gerçekten de sahilde küçük bir yerdi gittikleri yer. Kapıdaki garsonlar Tayfun'u tanıyorlardı: - Hoş geldin Tayfun ağabey... - Çocuklar güzel bir sofra hazırlayın bize. Bir şarap açın. Eski olsun ha. Misafirim benim için kıymetlidir. Esra mahcup bir şekilde önüne baktı. Deniz gören bir masaya oturdular karşılıklı: - Burayı çok beğeneceksin. Esra yutkundu: - Ben hiç alkollü içki içmedim. Benim babam da ağabeyim de içmezler... Tayfun güldü: - Her şeyin bir ilki vardır. Sonra, bir küçük bardak canım, ne çıkar. Beğenmezsen bırakırsın. Genç kız itiraz edemedi!.. Birkaç saat sonra Esra zil zurna sarhoş olmuştu! Tayfun müstehzi bir tebessümle izliyordu genç kızı. Başıyla garsona işaret etti hesabı ödedi. Kapının önündeki taksilerden birine işaret etti. Genç kızı bindirdi, sonra şoföre adresi verdi. Taksi hızla hareket etti. Yol boyunca Esra'nın kahkahaları çınladı arabanın içinde. Verilen adrese gelen taksi park etti. Biraz sonra Tayfun'un kollarındaki Esra dar kapılı apartmanın kapısından giriyordu!.. > DEVAMI YARIN