Dehşet içinde dinledi kocasını -75-
Tarık odanın kapısını sert bir şekilde açtı: - Ne oldu? Neden hastalandın sen? Meral kocasının bu soruş tarzına fena halde sinirlenmişti. Gözlerini kısarak baktı ona: - Önce bir geçmiş olsun denir... Hayatında hiç mi eğitim almadın sen? Tarık afallamıştı. İlk defa Meral'den böyle bir muamele görmüştü. Şaşkınlıkla kekeledi: - Tamam, geçmiş olsun, ne oldu? - Bilmiyorum, birden fenalaştım... Başım döndü, yere düşmüşüm... Genç adam şüpheli bir bakışla süzdü karısını. Sonra dudak büktü anlayamamış gibi: - Allah Allah, doktor ne dedi? - Bilmiyorum, ben görüşmedim doktorla, baban görüştü. Durakladı Meral, sonra bütün kuvvetini toplayıp sordu: - Sen nerede ve kiminleydin Tarık? Delikanlı gözlerini kapattı, nefesini tuttu. Sonra alaycı bir gülümsemeyle döndü: - Şimdi anlaşıldı mesele.. Tipik kadın numaraları... Kıskançlık baygınlıkları... Son derece sıkıcı... Meral dehşet içinde dinlemişti kocasının bu sözlerini. Kulaklarına inanamıyordu. Tarık küstah bir tavırla döndü ve devam etti konuşmasına: - Bunun hesabını ben kimseye vermem anladın mı?.. İstediğim yere giderim, istediğim insanla gezerim. Meral kocaman açtı gözlerini: - Ben neyim Tarık? Beni ne diye aldın o zaman? Sıfatım ne? Kimliğim ne? Bu ne kadar çirkin bir düşünce tarzı böyle? Karşımda bambaşka bir Tarık var, tanıyamıyorum seni... Genç adam kaşlarını kaldırdı, hafifçe gülümsemesine devam etti: - Ben erkeğim, bunu unutma önce, ayrıca burada sana mükemmel bir hayat sundum. Aldığınla yetinmesini bil. O mezar gibi evden çıkmana yardımcı oldum, daha ne istiyorsun? Bana hesap sormak gibi bir yanlışlık yapma sakın bir daha... Bundan hoşlanmam ben. - Bana yalan söyledin Tarık... Bana doğruyu söylemedin... Sen daha önce evlenmişsin... Bunu bile gizledin.. Tarık omuzlarını silkti, alaycı gülümsemesine devam etti. Meral ise yıkılmıştı. Bütün dünyanın ağırlığı omuzlarına binmişti sanki. Karnında bu adamın bebeğini taşıdığını düşündükçe de çıldıracak gibi oluyordu. *** Nevin hanım koltuğa tutunarak kalktı. Masanın üzerindeki demliği alıp yine küçük adımlarla geri döndü: - Bir bardak çay daha vereyim kızım... Arzu hemen fırladı yerinden: - Nevin teyze, ben koyarım, ne olur siz yorulmayın... Hemen kadının elindeki demliği alıp sehpanın üzerinde duran bardağına boşalttı. Her zamanki gibi Nevin hanım ve Ferit beyin ziyaretine gelmişti. Bu arada duyduğu yeni haberleri de veriyordu yaşlı karı kocaya. - Hamileymiş Meral, bebek bekliyormuş... Ferit bey gözlerini sildi elinin tersiyle. Usulca mırıldandı: - Allah yardımcısı olsun.. Ne diyeyim... > DEVAMI YARIN