"Hiç itiraz istemem!"

Pelin bir çığlık atarak fırladı yerinden. Ama Murat çoktan yaşlı kadının yanına gitmişti bile. Onu kollarından tutarak kucaklamış, cılız bedenini kucağına alarak çevresine bakıyordu: - Bir yere yatıralım Pelin... Fenalık geçiriyor. Pelin hemen sedirin üzerini boşalttı. Yavaşça bıraktı genç doktor külçe gibi bedeni sedirin üzerine. Yavaşça eğildi: - Ahraz Ana, Ahraz Ana, beni duyuyor musun? Yaşlı kadın hırıltılı bir şekilde nefes alıp veriyordu. Göz bebeklerini kontrol etti Murat. Elini tuttu sonra usulca. Avuçlarında tuttuğu eller buruşmuş, nasırlaşmış, yılların çilelerinin izlerini barındırıyordu âdeta. Bu sırada usulca açıldı yaşlı kadının gözleri. Koyu yeşil gözler delici bakışlarla süzdü Murat'ı. Öyle bir bakıyordu ki sanki her çizgiyi kafasına nakşetmek ister gibiydi. Gülümsedi genç doktor: - İyi misin ana? Başını sert bir şekilde saldı yaşlı kadın. Murat'ın arkasında ayakta duran Pelin'i gördü. Kızın gözlerindeki endişe üzerine "yok bir şeyim" dercesine eliyle havaya işaret etti. Kalkmaya yeltendi ki Murat hemen elini uzatıp engel oldu: - Yok, yat bakalım, öyle fırlayıp gitmek yok. Ben seni bir muayene edeceğim önce. İnsan durduk yerde düşüp bayılmaz. Hiç itiraz istemem. Kasıldı kaldı yaşlı kadın. Adı gibi emindi artık bu genç, yakışıklı komutanın kendi oğlu olduğuna. Yaşadığı şaşkınlığın etkisiyle nasıl davranacağını bilemiyor, duygularıyla mantığı inanılmaz bir savaş içinde çırpınıyordu. Kalakaldı onun bu sözleri üzerine. İtiraz etmeye, karşı çıkmaya gücü yetmiyordu. Yardım istermiş gibi Pelin'e baktı. Genç öğretmen başını eğdi: - Yat Ahraz Ana, söz dinle ne olur! Bak ayağımıza kadar gelmiş doktorumuz, ne güzel. Murat Bey bir muayene etsin seni. Hadi benim anam! İnat etme... Gözlerini yeniden Murat'a çevirdi. Onun yüzündeki sevgi dolu gülümseme karşısında çaresiz, tepkisiz kaldı... Murat dikkatle muayene etti yaşlı kadını. İşini bitirip ayağa kalktığı zaman yüzünde düşünceli bir ifade vardı: - Hastaneye götürmemiz gerekecek. Bazı tahliller lazım Pelin. Ama iş ciddi sanıyorum. Akciğerde problem olduğunu düşünüyorum. Patolojik ve radyolojik muayene yapılması şart. Pelin dudaklarını ısırdı. Yan gözle baktı yaşlı kadına. O son derece umarsız bir şekilde, kaşları çatılı, sanki hiç orada değilmiş gibi başını çevirmişti. Kaşlarını kaldırdı Pelin: - Nasıl yapacağız peki? Murat yan gözle yeniden kadına baktı: - Pazartesi günü ben Ahraz Anayı ilçeye götüreceğim. Orada gerekenleri yapacağız! DEVAMI YARIN