Yemekten sonra arabalı vapura binerek İnciraltı'na gittiler. Orada dolaştılar uzun uzun. Coşkun Salihli'deki hayatını anlattı genç kıza. Annesinden babasından bahsetti. İlgiyle dinliyordu Arzu. Ardından genç kız hayata bakışı hakkında bir şeyler konuştu. Olaylar karşısındaki tepkilerini, beğenilerini, hoşlanmadığı şeyleri söyledi. Sanki birbirlerine kendilerini tanıtıyorlardı. Bir ara genç kız saatine bakıp hafifçe inledi: - Ah, saat yediye geliyor, zaman ne kadar hızlı geçip gitmiş böyle. Coşkun dönmemiz lazım. Babamın Fransa'dan gelen arkadaşları ile akşam yemeğe çıkacağız. Sekizden önce otelde olmam lazım. Ardından gülümsedi genç adama: - Hayatımda bu kadar güzel, bu kadar keyifli ve böylesine rahat ve huzurlu olduğum bir gün geçirmemiştim. Çok teşekkür ederim. Söz veriyorum, İstanbul'a geldiğin zaman ben de bir gün seni böyle gezdireceğim. Tabii bir günde İstanbul'un ancak bir semtini gezeriz ama olsun. Seni Boğaz'a götürürüm. Çok severim ben Boğaz'ın Avrupa yakasını. Hele Ortaköy, harika bir yerdir. Coşkun başını salladı: - Tamam, bu sözünü unutma o zaman. Hemen bir taksi çevirdi ve otelin adını söyledi. Taksi Mustafa Kemal Sahil Bulvarından Konak'a oradan da Kordon'dan otelin önüne yirmi dakikada geldi. Coşkun elini uzattı genç kıza ve samimi bir sesle: - Ben de çok teşekkür ederim. Benim için de özel bir gün oldu. Seni tanıdığım için çok memnun oldum. Arzu atıldı: - Telefonunu versene bana! Arada ararım, daha çok gel diye ısrar etmek için ararım. Bence düşünmelisin babamların teklifini. Harika olur. Coşkun kartını uzattı genç kıza sonra dudaklarını ısırdı: - Düşünüyorum Arzu, ciddi ciddi düşünüyorum. Şimdi Salihli'ye gideceğim, anne ve babamla da görüşeceğim. En geç önümüzdeki hafta bir cevap veririm sanıyorum. Arzu ellerini çırptı: - Yaşasın, işte bu güzel bir haber. Benim kadar babam da sevinecek. Eğildi genç adam doğru: - Tüyo vereyim, gece annemle konuşurken seni çok beğendiğini, hakikaten onun kürsüsüne gelmeni çok istediğini söyledi. Coşkun gülümsedi. Arzu bir çocuk heyecanıyla tokalaştı Coşkun'la. Sonra koşarak içeri girdi ve bir kez daha dönüp el sallayarak asansöre yürüdü... DEVAMI YARIN