"Kardeşlerin de gelecek bugün"

A -
A +

Akşamüzeri beşten sonra hem Şevket Bey hem de Şefika Hanım giyinmişlerdi. Her ikisi için de saatler geçmiyor gibiydi. Payidar ise odasındaydı öğleden beri. Şefika Hanım çorbayı da yapmış, sadece salata kalmıştı. Onu da misafirler geldikten sonra yapacaktı. Saat altı buçukta kapı çalındı. Yaşlı vücudundan beklenmeyen bir çeviklikle fırladı Şefika Hanım. Kapıyı açtı. Yadigar duruyordu kapıda. Annesini görünce atıldı boynuna: - Anneciğim benim, çok özledim sizi... Yaşlı kadın da şefkatle sarıldı kızına. Uzun süre öyle kaldılar. Şevket Bey de gelmişti kapıya. Yadigar hemen babasının elini öptü. - Babacığım, iyi gördüm sizi... - Hoş geldin kızın, Saffet yok mu? - O beni bıraktı, bir işi varmış, onu halledip gelecek baba... Şefika Hanım mutlu bir şekilde sırtını sıvazladı kızının: - Haydi yavrum geç içeriye... İyi olmuş Saffet'in sonradan geleceği. Biraz biz bize hasret gideririz. Yadigar oturma odasına girdi. Etrafına bakındı. Bu evi çok özlüyordu. Bambaşka hislerle doluyordu her adımını atışta. Gülümsedi anne ve babasına: - Özlemişim evimi... Uzun zaman oldu bu sefer değil mi? Bu sırada Şevket Bey kızının yüzündeki geçmeye yüz tutmuş morluğu gördü: - Ne oldu kızım yüzüne? Yadigar irkildi. Eliyle saklamak istermiş gibi yanağını tuttu: - Bir şey yok baba, kapıya çarptım geçen gün. Yaşlı adamın gözleri kısıldı. Dudakları titriyordu. Bir müddet bir şey söylemeden baktı kızına. Yadigar hiçbir şey yokmuş gibi davranmaya çalıştı: - Allah razı olsun Saffet buz koydu hemen, ekmek falan çiğneyip yapıştırdık. Dalgınlık işte, yerden çöp alıyordum, açık kapıyı fark etmemişim. Boş verin benim yüzümü, Payidar yok mu? Şefika Hanım atıldı: - Odasında kızım, farkında değil herhalde senin geldiğini, haber vereyim... O içeriye doğru yürüyünce baba kız karşılıklı oturdular. Şevket Bey durgunlaşmıştı. - Nasılsın yavrum? Saffet nasıl? - Nasıl olalım baba, yuvarlanıp gidiyoruz işte. Kusura bakmayın, arayamadım sizi sık sık... Şevket Bey başını salladı iki yana: - Önemli değil kızım, siz iyi olun da gerisi önemli değil... Kardeşlerin de gelecek bugün. Hep bir arada olalım dedik. Özlüyor insan... Yadigar içini çekti: - Onları da görmeyeli neredeyse iki buçuk ay olacak... İşten güçten başımızı kaldıramıyoruz. Saffet bu aralar çok yoğun... Eve bile dokuzdan önce gelemiyor. Annemi de seni de iyi gördüm ama. Şevket bey "iyiyiz" der gibi başını eğdi. Gözleri kızının yanağındaki morluğa takılıp kalmıştı... > DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.