Kızını sevgiyle bağrına bastı -84-

A -
A +

İki yaşlı insan sevgiyle sarıldılar kızlarına. Nevin hanım onun saçlarını yüzünü öpüyor, kokluyor, ama yine de doyamadığı belli oluyordu. Ferit bey ise heyecan içinde kızının sırtını sıvazlıyordu. Esra seslendi: - Bu beyefendiye bakan yok mu? Nevin hanım da Ferit bey de gözlerini o tarafa çevirdiler. Küçük Serdar şaşkın bir şekilde etrafına bakıyor, tıpkı dayısına benzeyen iri gözlerini devirerek bu yeni dünyayı tanımaya çalışıyordu. Nevin hanım kollarını uzattı bebeğe doğru, onu kucakladı. Dudaklarını ısırarak konuştu: - Ferit, aman Allah'ım, tıpkı Serdar'ımın bebekliği.. Şuna bak! Sevinç ve sevgi sözcükleri içinde içeri girdiler. Meral anacığının kendisi için salonda hazırladığı lohusa yatağını görünce boğazında düğümlenen hıçkırığı engelleyemedi. Mis gibi bir yatak hazırlamıştı Nevin hanım. Atlas bir yorgan çıkarıp sermiş, kolalı çarşaflarla düzenlemişti. - Anne, zahmet etmişsin... - Olur mu kızım, sen büyük bir sarsıntı geçirdin. Aslında salona hazırlanmaz ama olsun, burada hep birlikte geçsin saatlerimiz istedik. Uyumak istediğin zaman biz hiç sesimizi çıkartmayız, istersen çıkarız salondan. Hem burada yatarken sıkılmazsın, baban televizyonu da karşına getirdi. Açar seyredersin. Meral sarıldı annesine. Başını boynuna gömdü: - Sizi çok üzdüm değil mi? Beni affedecek misiniz? - Bırak bunları kızım, sağsın, yanımızdasın ya artık.. Gerisini düşünme, geriye dönüp bakma hiç.. Hem sen bize bir torun getirdin, Serdar'ımı getirdin... Kızını sevgiyle okşadı. Bağrına bastı. Ferit bey ise torununa dalmış, onun küçük çenesine hafif dokunuşlar yapıyor, sonra da "aguu, aguuu" diye sesler çıkartıyordu. Esra bu mutlu tabloya hafif bir gülümseme ile bakıyor, bu insanların hiç olmazsa böyle bir sevinç yaşamalarında birazcık olsun payı olduğu için memnun oluyordu. Meral'in ilaçlarını düzenledi. Hepsinin zamanını söyledi. Ferit bey de doktor olduğu için gözü arkada olmayacaktı. Bir müddet sonra müsaade istedi. Yolu uzundu ve çok yorgundu. Meral'in yanına geldi: - Canım, hiç üzme kendini. Her şey çok güzel olacak bundan sonra... Meral minnetle baktı ona: - Sen olmasan, sana rastlamasam ne yapardım Esra? Esra eğilip öptü genç kadını. Sonra vedalaşarak ayrıldı. Anne ve babasıyla kalmıştı Meral. Ne Ferit bey, ne de Nevin hanım hiçbir şey sormadılar öncesinde yaşanan şeyler için. Onların mutluluğu inanılmazdı. Vefat eden oğullarının yerine tıpkı ona benzeyen bir başka Serdar gelmişti. Meral bu iki insanın sevincine bakıp: - Sizi çok özledim diyebildi sadece... Gerçekten çok özledim. Evimi, ailemi, her şeyi.... Nevin hanım şefkatle gülümsedi: - Biz de seni bebeğim, biz de seni çok, pek çok özledik... -SON-

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.