"O genci gözüm tutmadı"

A -
A +

Akif, Neriman Hanımın uzattığı krem karamel tabağını alıp hemen bir lokma aldı ağzına: - Mükemmel olmuş Neriman, eline sağlık... Kadın terbiyeli bir şekilde mırıldandı: - Afiyet olsun Akif. Arzu çok sever bu tatlıyı, haftada iki defa yapıyorum onun için. Akif ağzını bembeyaz peçeteyle iki dokunuşla sildikten sonra arkasına yaslandı: - Arzu'nun bu yeni gelen asistanla arkadaşlığı konusunda biraz atıştık hem kızınla hem de kocanla... Benim gözüm tutmadı o genci. Bu arkadaşlığın ileri boyutlara gitmesi rahatsız ediyor. Arzu adına tedirgin oluyorum. Neriman kocasının ayaküstü konudan bahsetmesi sonucunda olanlar hakkında biraz bilgi sahibiydi. Gülümsedi: - Teşekkür ederiz Akif, kızımızı düşünüyorsun, onu öz amcası gibi sahipleniyorsun, ama Arzu'nun yanlış kararlar vereceğini düşünmüyorum ben. Hem Coşkun'u ben de çok beğeniyorum. Senin neden böyle olumsuz bir düşüncen var anlayamadım. Akif sinirlenmişti. Düşüncelerine hiçbir yerden destek bulamaması asabileştirdi onu: - Ben düşüncemi söyledim, siz ne karar verirseniz sizin bileceğiniz iş. Alt tarafı bir aile dostuyum ben. Benim düşüncelerimin bir önemi olmaz. Neriman Hanım atıldı: - Çocuk gibi davranıyorsun Akif. Neden önemi olmazmış. Geçerli sebepler söylersen biz de kızımızın yanlışlar yapmasına engel oluruz elbette. Coşkun hakkında bu düşüncelere nereden sahip oldun? Bir şey mi biliyorsun? Akif yutkundu. Nasıl söyleyebilirdi Coşkun'un öz oğlu olduğunu ve onun yıllardır acısını içinden atamadığı biricik karısının ölümüne sebep olduğunu! Kimsenin bu duygularını anlayabileceğini düşünmüyordu. Böylesine bir sebeple insanların karşısına çıktığı zaman kendisini hayretle karşılayacaklarından emindi. Çünkü o da biliyordu içinde barındırdığı duyguların nasıl büyük yanlışlar içerdiğini. Ama mümkün değildi Sevim'i unutabilmesi. - Sadece bir önsezi... Mithat Bey o ana kadar karışmamıştı bu sohbete. Bu sözleri duyunca alaycı bir gülümseme ile mırıldandı: - Ön yargılı bir önsezi! Akif sert bir şekilde döndü arkadaşına: - Başının üzerine çıkartacak kadar matah bir adam değil bu adam. Mithat Bey gözlerini kıstı ve arkadaşına baktı: - Yılların dostluğunu böyle bir sebeple bozmak, yaralamak istemiyorum Akif, bu nedenle seninle bu konuyu konuşmayacağım. Kapatalım bahsi...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.