Onu kaybetmeyi göze alamıyordu!

A -
A +

İpek sokağa çıkar çıkmaz etrafına bakındı. Birden iki apartman ötede duran genç adamı gördü ve yüzünde beliren tebessümü saklamaya gerek duymadan o tarafa doğru koşar adımlarla yürüdü. Selim yirmi yaşlarında, yakışıklı denilebilecek bir tipte, uzun boylu bir gençti. - Nerede kaldın? Artık gidiyordum... - Çıkamadım Selim, malum annem! O kadar kolay değil onu atlatıp çıkmak... Genç adam dudaklarını büzdü: - Bu durum sıkmaya başladı beni. Seni istediğim zaman göremiyorum. Okulun önüne gelmemi istemiyorsun, görürler diye başımın etini yiyorsun. İpek suçlu bir ses tonuyla lafını kesti onun: - Ama hayatım, biliyorsun durumu, okulun öğretmenlerinden biri yandaki apartmanda oturuyor, bizi de annemi de tanıyor, ispiyoncu gibi ne olup bittiğini anında yetiştiriyor anneme, seninle okulun önünde konuştuğumu duysa annem okuldan alır beni, sen bilmezsin onu! Selim omuzlarını kaldırdı: - Ama ben sıkıldım artık. Genç kız telaşlanmıştı. İlk erkek arkadaşıydı Selim ve çok bağlanmıştı. Onu kaybetmeyi göze alamazdı. - Ne yapabilirim, söyle onu yapayım... Selim bir sigara yaktı, dumanını dudaklarının kenarından üfledi havaya doğru: - Gidelim buradan... Gel benimle... İpek bir çığlık attı: - Nereye? Nasıl gideriz Selim? - Gidelim işte... Başka bir şehre gidelim, evleniriz. İllaki annenin onaylaması gerekmez. Hayat senin hayatın, sen yaşayacaksın. Annen mi yönlendirecek seni? İpek dudak büktü: - Annem duysa asla izin vermez seninle konuşmama. - Görüyor musun? Demek ki annene kalsa biz hiçbir zaman bir araya gelemeyeceğiz. Ben seninle gezmek, seninle yaşamak istiyorum. Ama sen eğer beni annene tercih ediyorsan güle güle, peşinden koşacak değilim. Ben de benimle benim istediklerimi yapacak, yaşayacak birini bulurum. Kız mı yok! İpek kıskançlıkla çattı kaşlarını: - O kadar kolay demek ki! Selim omuzlarını kaldırdı: - Kolay tabii. Ben hiç kimseye yalvarmam kızım, benimle olmak isteyen olur. İpek tedirgin bir şekilde mırıldandı: - Benim evden kaçmamı istiyorsun... - Ne varmış? Arzu ettiğini yapmak isteyen her kız kaçıyor. Korkuyorsan o başka... İpek'in kafası allak bullak olmuştu. Teklif edilen şey ürkütmüştü genç kızı. Böyle bir şey yaparsa annesinin ne hale düşeceğini biliyordu, korkuyordu ama Selim'den vazgeçmeyi de asla kabullenemiyordu... *** Eve döndüğü zaman düşünceliydi. Neriman sordu: - Attın mı mektubu kızım? - Tamam anne, attım. Paranın üstünü de buraya, masanın üzerine koyuyorum. Benim çalışmam lazım. > DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.