"Rahatsız etmedim değil mi kızım?.."

A -
A +

Tamer eski yaşantısına dönmüştü... Her gün öğleye kadar uyuyor, tembel bir şekilde kahvaltısını ediyor, ardından dışarı çıkıyor ya gece çok geç saatlerde ya da sabaha karşı geliyordu. Haydar Beyin yaptığı konuşma, savurduğu tehditler fayda etmemişti. Çünkü Perihan Hanım ertesi gün oğluna üzülmemesini, babasını bir şekilde idare edebileceğini, paraya ihtiyacı olursa kendisine başvurmasını söylemişti... Perihan Hanım oğlunun karısına takındığı tavrı destekliyor, onu paylaşmamak pahasına hiçbir suçu olmayan genç bir insanın hayatının kararmasına göz yumuyordu. Haydar Bey ise söyleyeceğini söylemiş ve uzaktan izlemeye başlamıştı... O sabah Şevval erkenden uyandı... Uzun zamandır ne kahvaltı ne de öğle yemekleri için salona inmiyordu. Dürüye kimseye fark ettirmeden genç kadının karnını bir şekilde doyuruyordu. Şevval bütün gücüyle kendini ders çalışmaya vermişti. Sabahın ilk ışıkları odasının içini doldurmuş, Haydar Yazıcıoğlu'nun muhteşem villasının devasa bahçesindeki ulu ağaçların üzerinden kuş cıvıltıları geliyordu. Elini yüzünü yıkayıp dinç bir dimağla dersinin başına oturdu. On dakika kadar geçmişti ki kapısının vurulduğunu duydu. Şaşkın bir şekilde kapıya bakıyordu ki Haydar Beyin başı uzandı içeriye: - Rahatsız etmedim değil mi kızım? Şevval yerinden fırladı. Mahcup bir şekilde gülümsedi: - Ne demek efendim, buyurun... Haydar Bey odaya girdi. Şevval'in masasının üzerinde kitaplar açıktı. Gülümsedi: - Nasıl gidiyor? - Çalışıyorum efendim... Yaşlı adam suratını buruşturdu: - Hâlâ efendim mi diyoruz, hani babaydım ben? Önüne baktı Şevval: - Baba! diye fısıldadı. Babacan bir tavırla genç kadının omzundan tuttu Haydar Bey: - Haydi bakalım göreyim seni. Hiçbir şeye aldırmadan çalış kızım. Şevval yutkundu: - Sizinle konuşmak istiyordum! Haydar Bey dikkatle baktı genç kadının yüzüne, koltuklardan birine oturdu ve ayak ayaküstüne attı: - Konuşalım yavrum, dinliyorum seni! Şevval de karşısına oturdu: - Ben... Bana yaptıklarınız için teşekkür etmek istiyorum. Siz olmasaydınız çok kötü duruma düşerdim, farkındayım. Ama oğlunuzla evliliğimin bir anlamı olmadığının da farkındayım!.. DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.