Serpil tedirgin olmuştu. Kocasına bu durumdan hiç bahsetmemeye karar vererek eve gelir gelmez doktorun verdiği profesörün muayenehanesini aradı ve randevu aldı. Tedirginliğini gizlemeye çalıştı o gece. Zafer her zamanki gibi eli kolu dolu ve neşe içinde gelmişti eve. Bir müddet kızıyla ilgilenmiş ondan sonra akşam yemeğini yemişlerdi. Yemekten sonra Yasemin hemen uyudu. Karı koca salonda oturmuş, kahvelerini içiyorlardı. Serpil fısıldar gibi konuştu: - Yarın Yasemin'i okuldan sonra anneme bırakacağım öğleden sonra, biraz vitrinleri dolaşmak istiyorum. Yazlık bir şeyler bakacağım. Akşam sen de annemlere gel istersen. Zafer ileri doğru hareketlendi: -Sana para bırakayım sabahleyin unutturma. Akşam işten çıkınca ben annemlere gelirim. Akşam yemeğini orada yeriz. Kendine güzel bir şeyler al! İstediğin neyse... Paramız var çok şükür. Rahatça harcayabilirsin... Serpil başını salladı. Dokunsalar ağlayacak gibiydi. İçine bir karabasan gelip oturmuştu sanki. Son derece huzursuzdu. Baş ağrısı hâlâ geçmemişti. Gözlerinin dipleri bile zonkluyordu artık. Zafer arkasına yaslandı yeniden. Gözlerinin içi gülüyordu: - Biliyor musun Serpil? Seninle evlenmekle hayatımın herhalde en güzel kararını verdim. Bazen korkuyorum bu mutluluğun bozulmasından. Sana bir şey olmasından, bize nazar değmesinden korkuyorum. Bazen öyle çoğalıyor ki bu korku, bertaraf edemiyorum. Serpil gözlerini kıstı: - Neden böyle yapıyorsun Zafer, hayat sürprizlerle dolu, her an her şeyle karşılaşabiliriz. Güçlü olmak zorundasın. Hepimiz insanız sonunda. Zafer sanki bir yerlerine bir iğne batmış gibi fırladı yerinden: - Neler söylüyorsun Serpil, Allah korusun! Şunu unutma, sana bir şey olursa benim de hayatım biter. Yasemin falan gözümde yok. Ölürüm ben Serpil! Genç kadın sıkıntıyla titredi: - Böyle söyleme Zafer, bana bir şey olursa sen kızımın başında olacaksın! Genç adam fırladı yerinden, gözleri ateş saçıyordu âdeta: - Hayır, hayır, ben sensiz yaşayamam Serpil, sensiz bir hiçim ben... Seni kaybetmeye tahammül edemem. Serpil dudaklarını ıslattı diliyle: - Ya benden nefret edersen? İrkildi Zafer, boş boş baktı uzun süre karısına: - Senden nefret etmek mi? Senden nefret edersem... nefret çok kötü bir şey Serpil, senden nefret etmem mümkün değil.. Ama edersem... O zaman silerim seni... Bu sevgiyi gömerim yüreğime ve silerim seni... > DEVAMI YARIN