Güneş artık etkisini iyice azaltmış, iki tarafı ağaçlarla kaplı caddede yaprakların hışırtısı âdeta bir koro gibi kulaklarda yankılanmaya başlamıştı. Alev, hızlı adımlarla yürüyordu. Telaşlıydı. Geç kaldığını düşünüyor, bu yüzden hem tedirgin, hem de korku dolu adımları birbirine dolanıyordu. İki aylık evliydi henüz. Kocası Turgay'la bir arkadaşı vasıtasıyla tanışmış, kısa zamanda birbirlerine karşı duyguları yoğunlaşmış ve evlenmeye karar vermişlerdi. Turgay bir şirketin muhasebesinde görev yapıyordu. Ticaret lisesi mezunuydu. Alev ise üniversiteden bir yıl önce mezun olmuştu. Psikoloji tahsili yapmış, Turgay'la tanışmadan birkaç hafta önce de öğretmenlik başvurusunda bulunmuştu. Ama ilerisi için yaptığı bütün hesaplar bu tanışmayla allak bullak olmuş, her şey değişmişti. Alev'in dünyaya bakışı bile değişmişti... Onu çok seven babası Muhittin Bey bir bankada müdürdü. Hayatındaki en değerli şeyi olan tek evladı biricik Alev'inin böyle zamansız ve uygunsuz evliliğine şiddetle karşı çıkmıştı. Kızının çok değiştiğini gözlemliyor, onun için kurduğu hayallerin, yaptığı planların altüst olmasına öfkeleniyor; ama elinden bir şey gelmiyordu. Alev'in gözlerine sanki perde inmişti. Hiçbir şey duymuyor görmüyor gibiydi. Gerek Muhittin Bey, gerekse annesi Leman Hanım bile boşuna yalvarmışlardı. Alev inat etmiş ve Turgay'la evlenmişti. Evliliğinin ilk ayının sonunda problemler baş göstermeye başlamıştı zaten... Turgay için kadın erkeğin daima arkasında yer alır ve daima kocasının kararlarına uymak zorundadır. Bu duruma alışık olmayan Alev ilk günlerde çok farkında değildi her şeyin; ama alışkın olduğu hayatına müdahale edilmeye başlanınca şaşırmıştı. Hele bu müdahale şiddete dönüşmeye meyledince daha da korkmuştu... O gün yine annesine gitmişti öğleden sonra. Leman Hanımın çok sevdiği bir ahbapları gelecekti. O da kızını aramış ve vakti varsa onun da gelmesini söylemişti. Birlikte otururlar, Alev annesine yardımcı olur hem de ahbaplarını görürdü. Alev korkuyla dudaklarını ısırmış, söz vermemişti annesine. Hemen kocasını arayıp izin istemişti. Bütün bunları yaparken zorlandığını hissediyordu. Serbest büyümüş bir kızdı evlenmeden önce. Ne Muhittin Bey, ne de Leman Hanım kızlarını çok sıkmamışlardı. Özellikle üniversite hayatında neredeyse bütün gününü arkadaşlarıyla birlikte geçirirdi Alev. Birlikte tatile çıkarlar, gece yemeklere giderlerdi. Şimdi ise bakkala gitmesi bile olay oluyordu evde. Saatine baktı. Altıya geliyordu. Adımlarını biraz daha hızlandırdı. Olan bitenden ailesine bahsetmediği için annesinin aşırı ısrarlarına engel olamamıştı. Köşeyi dönünce evinin balkonu göründü. Alev derin bir nefes aldı. İçinden Turgay'ın eve gelmemiş olması için dua ediyordu. Anahtarı yavaşça kilide soktu. O anda kapı açıldı. Kocası kaşları çatık bir şekilde kapının öbür tarafındaydı. Korkuyla gülümsedi genç kadın: - Erken gelmişsin Turgay! DEVAMI YARIN