Şevval korkuyla baktı Tamer'e!..

A -
A +

Tamer annesinin tutumuna sert tepki göstererek sesini yükseltti: - Yapma anne! Bırak bu lafları artık. Biliyorsun ki ben istersem olur. Şevval benim karım, şimdi ne gerekiyorsa Dürüye'ye söyle de hazırlasın. Ben çıkıyorum. Akşama görüşürüz. Perihan Hanım haykırdı: - Oldu bittiye getiremezsin bu işi, bunun hesabını vermeden bir yere gidemezsin... Ama Tamer annesinin sözlerine aldırış bile etmeden hızla sokak kapısına doğru yönelmişti bile. Şevval ise korkuyla baktı ona ve koştu peşinden: - Nereye gidiyorsun? Beni neden bırakıyorsun burada? Tamer sıkıntısını genç kadından çıkarttı gayri ihtiyari olarak: - Her gittiğim yere seni götürecek hâlim yok. Alışın birbirinize, sizin ikinizin problemi, ben bir şey yapamam. Bu sözlerden sonra hızla kapıyı çekerek gitmişti bile. Şevval çaresiz ve yapayalnız kalmıştı. Salon kapısında duran Dürüye'ye baktı yalvarırcasına. Yaşlı kadın sevgiyle gülümsedi hafifçe, sonra yanına geldi ve fısıldadı: - Geçecek yavrum bunlar, geçecek... Biraz sabır... Şevval korkusundan kapının önünde durdu. Salona girmeye çekiniyordu. Perihan Hanım hâlâ anlayamadığı bir şeyler söyleniyor ve bağırıyordu. Tiz bir şekilde seslendi sonunda: - Dürüye, çağır şunu! Dürüye hanım başıyla işaret etti Şevval'e. Genç kadın dudaklarını ısırdı ve bütün cesaretini toplayıp salona girdi. İki elini karnının üzerinde birleştirerek beklemeye başladı kayınvalidesinin karşısında. Perihan Hanım baştan aşağıya süzdü genç kadını. Yüzünü buruşturdu: - Sen benim oğlumun karısı olabilecek bir kadın değilsin. Hangi akla hizmet bu işi yaptı oğlum bilmiyorum ama söylediğim gibi, buna asla onay vermeyeceğim. Evlendiğinize de inanmıyorum. Yalan söylüyorsunuz! Şevval atıldı: - Cüzdanımız var efendim. Ankara'da evlendik... - Beni ilgilendirmez... Bu iş kabul edilemez. Gözüm üzerinde. Ben bu işi halledene kadar gözlerimi üzerinden ayırmayacağım. Asla olamaz... Ben arkadaşlarıma ne derim? Oğlu gidip kenar mahalle dilberini gelin getirmiş dedirtmem kendime. Sen kim Yazıcıoğlu'nun gelini olmak kim? İnanamıyorum, gerçekten inanamıyorum... Aslında Perihan Hanımın problemi oğlunun kiminle evlendiği değildi. Sadece problem olarak gördüğü şey oğlunun evlenmesi, onun bir karısının olmasıydı. Onu paylaşmış olmayı kabul edemiyor, hele hele bu evlilikten haberi bile olmamasını hazmedemiyordu... > DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.