Onur kahveci çırağına iki çay daha getirmesini söyledikten sonra Cevat'ın masanın üzerinde duran elinin üzerine koydu elini: - Bak Cevat Amca, ben buraya bir şey istemeye falan gelmedim. Hiçbir isteğim yok. Biliyorum endişelerinde haklısın, Aylin Hanım için çok büyük bir sıkıntı oluşturur bu durum. Ahmet Fazıl Bey torununun iyi olup olmadığını, mutlu olup olmadığını merak etti sadece. Şimdi onun ne harika bir anne ve baba elinde olduğunu, ne mutlu bir yuvası olduğunu anlattığım zaman biliyorum ki vicdanı nispeten de olsa rahatlayacaktır. Bundan emin ol. Bana inan, ben bu konuda senin yanındayım. Sana adresimi, telefon numaramı bırakacağım. Bir sıkıntın olursa beni ara olur mu? Buyur bu kartım! Cevat başını iki yana salladı: - Yok bizim bir sıkıntımız Allah'a şükür. Geçinip gidiyoruz. Kızım da mutlu. Onur adamın ağzından laf almak için bir girişimde bulundu: - Mutlaka memnundur sizin gibi anası babası olunca. Hastanede mi görevli? Cevat başını salladı: - Çok şükür, tayini çıktı hastaneye. Biraz uzak, ta Bornova'ya gidiyor ama olsun. Yakında bir de araba alacak kendine. Onur öğrenmek istediğini öğrenmişti. Bornova'daki üniversite hastanesindeydi demek Aylin. Onur çayının son yudumunu da içip ayağa kalktı. Elini uzattı. Yüzünde sevimli bir tebessüm vardı: - Çok teşekkür ederim Cevat bey, hiç endişelenmeyin, kimse sizi rahatsız etmeyecek. Buyurun bu benim kartım. Bir şey olursa! Cevat kartı bakmadan cebine koyup başını iki yana salladı: - Hiçbir şey olmaz. Hiçbir şey! Onur kahveden çıkar çıkmaz bir taksi çevirdi. Ege Üniversitesi Hastanesinin adını verdi. İçinde bu genç hanımı görmek için inanılmaz bir istek vardı ve buna karşı koyamıyordu. Yarım saate kalmadan hastane bahçesindeydi. İstanbul'un inanılmaz trafiğinden sonra İzmir'in sakin yolları hayrete düşürmüştü genç avukatı. Oysa İzmirlilere soracak olsa bu trafikten oldukça şikâyetçiydiler. Danışmaya doğru yürüyüp oradaki görevliye eğildi: - Doktor Aylin Ersan lütfen. Hangi serviste acaba? Görevli bayan dikkatle baktı Onur'un yüzüne. Önündeki bilgisayara doktorun adını girdi ve birkaç saniye sonra sert bir tavırla cevap verdi: - Kardiyoloji bölümünde... Beşinci kat. Onur teşekkür ederek hastanenin geniş koridorlarında yürümeye başladı. Asansöre binip beşinci kat düğmesine bastı. Biraz sonra servise gelmişti. Uzun koridorlarda yürümeye devam etti. Karşıdan gelen hemşireye kibarca sordu: - Doktor Aylin Ersan'ı nerede bulabilirim? Hemşire eliyle ileriyi işaret etti; - Şimdi servisteydi. Buralardadır. Biraz yürüyün, orada sorun... > DEVAMI YARIN