Takdirle baktı arkadaşına...

A -
A +

Sınıf arkadaşı Nevin'in seslendiğini duyarak o tarafa yöneldi Yasemin. Masaya oturdu. Yorgun bir ifade ile: - Ekrem hocayla konuştum. Anlamadığımız o noktayı anlattı. Nevin genç kızın ders notlarını inceledi bir süre. Sonra sordu: - Çay içer misin? - Aslında bir şeyler yesem daha iyi olacak. Karnım aç. Sabah yola çıkarken bir şey yiyemedim. Az kalsın otobüsü kaçırıyordum. Öyle yoruluyorum ki yolda. Sabahın beşinde yola çıkıyorum. Nevin hayretle baktı genç kıza: - Gerçekten Yasemin, nasıl dayanıyorsun bunca yolda gidip gelmeye? Ben olsam pes ederdim... Yasemin içini çekti: - Başka şansım yok ki... Burada. İzmir'in içinde bir yerde kalmaya babamın maddi gücü yetmez Nevin. Gidip gelmek zorundayım. Hesapladık, yol parası vermek daha ucuza geliyor bir ev tutmaktan. Yasemin bir sandviç aldı. Bir de çay söyledi. İştahla yemeğini yerken Nevin sordu: - Senin İstanbulludan haber var mı? Yasemin gülümsedi: - Dün akşam aradı. Biliyorsun bizim evde telefon yok. Dükkanın yanındaki bakkal Ahmet ağabeyin telefonundan arayabiliyor. Aslında bir cep telefonu alabilsem rahat olacak ama babama bir şey söyleyemiyorum. Adamcağız kıt kanaat geçinebiliyor.. İki senem kaldı. İki sene sonra asistanlık maaşı almaya başladığımız zaman daha rahat olacak. Bu sene harçlar da el yakıyormuş. Babacığım şimdi o parayı toparlamakla meşgul. Bizim sezon da kapandı sayılır. Nevin takdirle baktı arkadaşına. Yasemin hayatı boyunca hep böyle gözü tok bir kız olmuştu. Nevin biraz daha öne eğildi: - Senin İstanbullunun niyeti ciddi galiba. Ay, öyle merak ediyorum ki şu çocuğu... Yasemin gülümsedi: - Bayağı bir genç işte. Aklı başında, terbiyeli ve kibar. Bilmiyorum ne yapacağım. Babamla konuşamıyorum. Çekiniyorum. Durakladı, gözleri dalmıştı: - İnsan böyle zamanlarda anne yokluğunu çok fazla hissediyor. Her şeyi babayla konuşamıyorsun. Nevin acıyarak baktı arkadaşına: - Haklısın canım. Anne başka oluyor. Her şeyini paylaşabiliyorsun. Hatırlıyor musun anneni? Yasemin durakladı. Hiç unutmamıştı. Onun o uyurken yanına gelip fısıldayarak söylediği sözler bunca zaman aklından bir kere bile çıkmamıştı. Başından geçen olayları kimseye anlatmamıştı genç kız. Çevresindeki bütün herkes annesini öldü diye biliyorlardı. Başını salladı: - Hayal meyal hatırlıyorum Nevin. Neyse, bahsetmeyelim artık bundan. Nevin ayağa kalkmıştı: - Ben gidiyorum Yasemin. Bugün teyzemler gelecek bize. Bir an önce eve gitsem iyi olacak. Az sonra Yasemin yalnız kalmıştı masada. Dersleri bitmişti. Bugün hastahanede nöbeti vardı. Akşam Sinan telefon ettiği zaman da nöbeti olduğunu, genç adamı saat yedide hastahaneden arayabileceğini söylemişti. Biraz daha oturduktan sonra tekrar dahiliye servisine çıktı. Oradaki bazı hastaların dosyalarını düzenledi. Bir saat sonra nöbeti başlayacaktı. Mesleğini seviyordu. İnsanların dertlerine derman olmak, onlara yardım etmek, hastalıklarına çare bulmak korkunç bir zevk veriyordu. > DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.