Özlem dehşet içinde dinliyordu arkadaşını: - Ne yani sen şimdi boşanma davası mı açtın? Bahar gözyaşları içinde başını salladı: - Evet Özlem, çok sevdiğim, hayatımın en önemli varlığı olan kocamdan ayrılmak için mahkemeye müracaat ettim. Onu bir daha görmeyeceğim. Genç kız kaşlarını kaldırdı: - Vay canına! Cevdet Amcanın bu kadar acımasız olabileceğini asla bilemezdim. Ya Nejat ne olacak Bahar? O çocuk bunu duyunca ne hale gelecek? Başını iki yana salladı genç kadın: - Bilmiyorum Özlem, atlatacak, benden nefret edecek, iğrenecek benden ama atlatacak. O güçlüdür. Biliyorum ki içindeki nefret onu yaşatacaktır. Kaderim buymuş benim Özlem, ama hayatıma Nejat'tan başka hiç kimse girmeyecek ve ömrümün sonuna kadar onun sevgisiyle ve onun özlemiyle yaşayacağım. Ben yemin ettim Özlem, varsın beni kötü bilsin, benden nefret etsin, bana kalleş desin ama o iyi olsun, bir tercih yapmak zorundaydım, ya sevdiğim adam hayatının sonuna kadar kötürüm kalacaktı, ya da sağlığına kavuşacak ama hayatında ben olmayacaktım. Böylesi daha doğru. Yanlış bir karar vermedim ben. Bedellerini ödemeye hazırım. Özlem yerinden kalkıp arkadaşına sarıldı: - Ağlama canım, ağlama benim güzel gözlü kardeşim, sen çok asil bir davranış gösterdin. Seni buna mecbur edenler utansın, elbet bunun bedelini onlar da ödeyecekler. Kusura bakma, onlar da anan baban ama bu kabul edebileceğim bir şey değil. Bahar başını kaldırdı. Gözleri ağlamaktan kıpkırmızıydı: - Bana söz ver, asla bunu hiç kimseye söylemeyeceksin. Bu yaptığım Nejat'ın kulağına asla gitmeyecek. O kendi hayatını kuracak ve biliyorum ki mutlu olacak. Unutacak beni. Özlem acıyarak baktı genç kadına: - Ya sen? Ya sen ne olacaksın? Bahar acı bir şekilde gülümsedi: - Ben de onun bendeki en kıymetli anısıyla avunacağım. Özlem şaşkınlıkla baktı arkadaşına: - Ne demek istediğini anlamadım. Onun sevgisiyle mi? Başını iki yana salladı Bahar: - Hayır Özlem, sevgisi bir yana, bizim bir çocuğumuz olacak. Ben hamileyim. Özlem tiz bir çığlık attı. Ardından ani bir hareketle elleriyle ağzını kapattı. Gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Göz pınarları dolu dolu olmuştu bir anda. > DEVAMI YARIN