Bahar yemeğe inmek için bir pantolon ve üzerine de kırmızı bir gömlek giymişti. Özlem ise bir bermuda şort ve penye bir bluz giymişti. Çantalarını alıp bungalovdan çıktılar. Yemyeşil çimlerle kaplı alanda yürümek için dizilmiş büyük taşlara basarak ana binaya doğru ilerlediler. Sol tarafta büyük bir bahçe vardı ve bembeyaz örtüler örtülmüş yemek masaları göze çarpıyordu. Yemek bahçesinin bina tarafında çok uzun bir masa hazırlanmıştı ve üzerindeki yemeklerin çeşitliliği insanın gözünü doyuruyordu. Özlem âdeta bir çığlık attı: - Aman Allahım, şu yemeklere bak Bahar! Yürü çabuk! Bahar gülmekten kendini alamadı: - Dur kızım, rezil etme bizi şurada. Daha geleli iki dakika olmadı. - Duramam, ben dursam midem durmaz. Şimdi yerinden çıkıp benden önce sofraya gidecek sanki! Dayanılacak gibi değil. Ay, şaşkına döndüm, ne yiyeceğim ben, hepsinden yesem acaba mide fesadından ölür müyüm dersin? Bahar artık kahkahalarla gülüyordu: - Sakin ol, gören de seni kıtlıktan çıkmış sanacak. Afrika'dan mı geldin be kızım! Çıldırdın herhalde!.. Özlem çoktan kocaman bir tabak almıştı eline. Arkadaşının söylediklerine aldırmıyordu. Yemeklerin başına geçmiş, birbirinden farklı lezzetlerden tabağına doldurmaya başlamıştı. Bahar da onu takip etti. Biraz sonra tepeleme doldurdukları yemek tabaklarıyla kendilerine uygun bir masa bulup oturdular. Özlem hiç konuşmadan yiyordu. Bahar sevgiyle baktı ona: - Biliyor musun, senin yanında o kadar eğleniyorum ki ben... Özlem ağzı dolu bir şekilde cevap verdi: - Karnım doyunca ben de eğleneceğim... Yarım saat sonra ikisi de arkalarına yaslanmıştı. Önlerindeki tabaklar boşalmıştı. Özlem gözleri küçülmüş bir şekilde: - Bir yerde soda içelim ne olur, patlayacağım galiba... Bahar bir kahkaha daha attı: - Baştan düşünseydin, utanmasan bütün yemekleri yiyecektin. Omuzlarını silkti sevimli kız: - Ne yapayım, çok acıktım. Ne o öyle uçakta verdikleri, küçücük bir paket bisküvi, bir de meyve suyu. Adam doyar mı onunla... Bu sırada yanlarına yaklaşan bir delikanlı gülümseyerek baktı her ikisine de: - Afiyet olsun, bir şeyler içmek isterseniz sahilde bar kısmımız var. İsterseniz oraya buyurun. Bahar başını kaldırıp genç adamın yüzüne baktı. Çok yakışıklı bir genç vardı karşısında... DEVAMI YARIN