"Yapacak başka şey yok Şefika!.."

A -
A +

Şevket Bey ve Şefika Hanım yaşlılar evinin müdiresinin karşısında suçlu çocuklar gibi oturuyorlardı. Müdüre hanım hafif toplu, kısa saçlı kumral bir kadındı. Son derece güler yüzlüydü. Dikkatle baktı karşısında oturan yaşlı çifte: - Maaşınızı inceledim, maalesef bu miktar kurallarımıza göre sadece birinizi barındırabilmemize yeterli. İkinizi birden alabilmemiz mümkün değil. Şevket bey yalvarırcasına baktı müdire hanımın yüzüne: - Ama bir şeyler yapabilmek mümkün değil mi? Müdire Hanım iki elini yana açtı: - İnanın benim elimde olsa başımın üzerinde yeriniz var, ama ben de emir kuluyum, kurallar neyse uymak zorundayım. Ama size bir iyilik yapabilmek için şunu önerebilirim. Siz beyefendi, maaş sahibi olarak burada kalabilirseniz, eşinizi de darülacezeye sokabiliriz. Yardımcı olurum bu konuda... Şevket bey başını iki yana salladı: - Hayır, Allah devlete zeval vermesin ama darülacezenin şartlarını her vatandaş gibi az çok biliyoruz. Eşimi yollayamam oraya. O zaman eşim burada kalır. Ben elbet bir yer bulurum kendime... Şefika Hanım itiraz etti bu sefer: - Olmaz Şevket bey, ben seni sokaklarda bırakamam... Yaşlı adam karısına döndü: - Yapacak başka şey yok Şefika... Merak etme, bunlar geçecek, toparlayacağız kendimizi... Kadın gözyaşları içinde hıçkırdı: - Aldatmayalım kendimizi Şevket Bey, nasıl toparlarız? Her şey meydanda. Müdire Hanımın içi parçalanmıştı. Dudaklarını ısırıyordu: - Eğer karar verdiyseniz size bir iyilik daha yaparım, işlemler bitene kadar hanımefendiyi misafir ederim burada. İşlemler biraz sürer çünkü. Hiç olmazsa biriniz bir yere yerleşmiş olursunuz. Şevket Bey ayağa kalktı: - Tamam Müdire Hanım, eşim burada kalacak. Sonra karısına döndü: - Ben her gün geleceğim Şefika... Her gün beraber olacağız yine... Beni merak etme... Beni senden ölüm ayırır. Ancak ölür kalırsam gelemem sana. Yoksa her gün her saat yanında olacağım... Bana inan! Müdire Hanım öne doğru eğildi: - Bize bir yakınınızın adresini veya telefonunu bırakın Şevket bey. Bir şey olursa ulaşabilmemiz için. Şevket Bey durakladı ve birkaç saniye düşündükten sonra cevap verdi: - Bizim kimsemiz yok Müdire Hanım. Sadece ikimiz varız. Hiçbir yakınımız yok... Müdire Hanım şaşırmıştı: - Çoluğunuz çocuğunuz yok mu Şevket Bey? Yaşlı adam başını iki yana salladı: - Yok kızım, kimsemiz yok... > DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.