Yaşlı kadın hafifçe inledi!

Pazartesi sabah Pelin okula gitmeden gelmişti Murat kapıya. Cipinden atlayıp koşar adımlarla Ahraz Ana'nın eski tahta kapısını iki defa vurdu: - Ahraz Ana! Benim komutan Murat! Kapı gıcırdayarak açıldı. Pelin'di açan: - Günaydın! Erkencisin Murat? Genç komutan karşısında Pelin'i görünce yüzüne bir mutluluk ve sevinç yayıldı: - Senin evde olduğunu bilmiyordum. - Çıkmak üzereydim. Gel... İçeride Ahraz Ana. Ama sanki hiçbir şeyden haberi yokmuş gibi öylece oturuyor. Murat eğilerek girdi içeriye. Ocağın başında oturuyordu Gülbahar. Seslendi genç adam: - Ahraz Ana! Ben geldim. Haydi gitmiyor muyuz? Yaşlı kadın hafifçe inledi. Dönüp bakmadı bile. Murat ve Pelin bakıştılar. Pelin yaşlı kadının yanına geldi: - Anacığım, haydi bak, buraya kadar gelmiş Murat. Hastanede tetkiklerin yapılacak o kadar. Dönüp geleceksin hemen. Haydi anam, inat etme... Murat ayağındaki postallara aldırmadan girdi odanın ortasına kadar: - Ahraz Ana kırma beni haydi. Gülbahar dudaklarını ısırdı. Dayanamıyordu yavrusunun seslenişlerine. Çaresiz kalktı ayağa. Peştamalını sert bir hareketle alıp örtündü. Sanki "kahrolası, yürüyün kalkıp gidelim" der gibi bir hali vardı. Murat onun kolunu tuttu tam çıkmak üzereyken. Titredi yaşlı kadın. Evladına dokunmanın ruhunda hasıl ettiği heyecan kanının hızlı akmasına sebep olmuş, yüreği gümbürdemeye başlamıştı. Anlaşılmaz bir şekilde oynadı dudakları. Murat gözlerinin içine baktı onun: - Böyle değil, kendi isteğinle geleceksin benimle anacığım! Bak biz senin iyiliğini istiyoruz. Haydi gülümse bakayım, o gülen gözlerinle gülümse bana! Kadın derin bir soluk alıp belli belirsiz gülümsedi titreyen dudaklarıyla. Üstelemedi Murat. Ona yardım ederek cipe bindirdi. Sonra Pelin'e döndü: - Biz işimiz bitince geliriz. Okuldaysan uğrarım oraya. Evdeysen zaten görüşürüz. Güldü Pelin: - Bana iyi haberler getir Murat. Buna ihtiyacım var... Murat cipe baktı. Hareketsiz bir şekilde oturuyordu Ahraz Kadın: - Keşke elimde olsa Pelin, keşke elimde olsa... İstemez miyim hiç? Koşar adımlarla o da bindi cipe. Arkalarında bir toz bulutu bırakarak uzaklaştılar. Pelin kapıyı kapatıp ters istikamete doğru yürümeye başladı. İçinden iyi haberler almak için dua ediyordu... > DEVAMI YARIN