Yeni bir hayata başlıyordu

A -
A +

İrfan Bey hemen gereken girişimleri başlatmış, Nejat'ın Amerika'daki itibarlı üniversitelerden birine kaydını yaptırmış ve yüksek lisansını tamamlaması için gereken imkânları oluşturmuştu. Üç senelik bir eğitimin ardından Türkiye'ye dönen Nejat, İrfan Beyin İzmir'deki holdinginde işe başlamıştı. Kısa zamanda yetkili konumlara gelmiş, ülkenin her tarafında yapılan inşaatlara imzasını atmıştı. İnşaat sektöründeki hızlı ilerleyiş büyümelerini sağlamış, sonunda büyük ihalelerin vazgeçilmez kuruluşu haline gelmişlerdi. Artık otoyollar yapıyorlar, büyük inşaat yatırımlarına imzalar atıyorlardı. İki sene önce Türkiye vergi şampiyonu seçilmişti İrfan Beyin Çelik Holdingi. Şimdi de yeni binalarının açılışı için bir kokteyl veriyorlardı. İstanbul Sarıyer'de büyük bir arazi üzerine yapılmış son derece modern bir yapılanmaydı yeni yerleri. Çok geniş bir arazi üzerine kurulmuştu. İçinde halı sahadan kreşe kadar her şey vardı. Son derece lükstü. Ufak tefek bazı eksikliklerin dışında her şey hazırdı. Holding genel merkezini İstanbul'a taşımıştı artık. Bahar'dan ayrılalı on iki sene geçmişti. O günden beri bir daha hiç karşılaşmamışlardı. Nejat hemen elçilik vasıtasıyla vekâlet göndermiş ve boşanma davasının bir an önce bitmesini sağlamıştı. İçindeki burukluk derinlerde bir yerde hâlâ duruyordu. Unutamamıştı Bahar'ı. Yalnız kaldığı zaman ilk aklına gelen şeydi Bahar. İçi acıyordu her seferinde. Nedenini, niçinini bilmediği kahredici bir ayrılık yaşamıştı. Ama artık özlemin yanı sıra içinde hiç sönmeyen bir volkan gibi yanıp duran şey öfkeydi, nefretti. İrfan Bey İstanbul'a taşınma fikrini söylediği zaman bulutlanmıştı yüzü. Sevmiyordu İstanbul'u. Dudaklarını ısırmıştı. İrfan Bey onun başından geçenleri biliyordu, elini uzatıp omzunu okşamıştı genç adamın: - Hayat devam ediyor oğlum, eğer nefretinin ve acılarının seni yönetmesine izin verirsen kaybedersin. Acını yaşat içinde, ona engel olamam, ama seni yönlendirmesine izin verme... Bunun üzerine Nejat İstanbul'u içine sindirmiş ve bir buçuk yıl süren inşaatın bizzat başında durmuştu. Her şey bitince Bebek'te bir ev tutmuş ve yerleşmişti. Artık yeni bir düzen içinde yeni bir hayata başlıyordu. Heyecanlıydı ama içinde sadece İstanbul'da olmanın verdiği tedirginlik vardı. İrfan Bey ve eşinin yanından ayrılıp yeni gelen konuklarla ilgilenmek üzere yürüdü. Tam bu sırada omzunda bir el hissetti. Adeta çığlık atar gibi bir sesle bağırıyordu birisi adını: - Nejat? Aman Allah'ım Nejat sen misin? Hızla döndü genç adam. Dikkatle karşısındaki kadına baktı. Bu Özlem'di. Gözlerinden tanımıştı onu. Oldukça şişmanlamıştı. Saçlarını kısacık kestirmişti. Gözlerini kıstı: - Özlem? Bu ne tesadüf böyle, ne işin var burada? Genç kadın bir kahkaha attı: - Evlendim ben, eşim mimar, kokteyle davetliydik. > DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.