Çöl karları

Suudi Arabistan'ın Güney Asir bölgesinde aniden bastıran kar fırtınası nedeniyle panik çıkmış. Panik, çıkmakta haklı. Gözünüzün önüne bir getirin lütfen, Temmuz ayının sonunda, çölün ortasında, en düşük sıcaklık gölgede elli dereceyken aniden kar fırtınası başlıyor! Bu korkunç bir durum! Diğer yandan Etna yanardağı canlanıyor ve lavlar Nicolosi kasabasının dört buçuk kilometre yakınına kadar ulaşıyor. İtalyan hükümeti olağanüstü hal ilan ediyor. Gün geçmiyor ki dünyanın herhangi bir yerinden doğal afet haberi gelmesin. Ne seller bitiyor, ne depremler. Küresel ısınma yüzünden buzullar eriyor. Erime, bütün dünya coğrafyasını tehdit ediyor. Bilim adamları konferanslar düzenliyor ama ne yazık ki yapacak fazla bir şey yok. Dünyamız yaşlanıyor! Biraz ürkütücü olacak ama bu olayları kıyamet alameti olarak yorumlamak hiç de zor değil. Antik Maya tahminlerine bakacak olursanız 2012, dünyanın soluk alıp verdiği son yıl olacak. İlk okuduğumda bütün dayanaklarına rağmen fazla ciddiye almadığım bu tahminleri şimdi hatırladığımda biraz rahatsız hissediyorum kendimi. Karşı karşıya bulunduğumuz tehlikeler az buz değil. Günlük hayatın akışı içerisinde pek üzerinde durmadığımız bu olaylar aslında insanlığın geleceğiyle ilgili. Dünyanın uzak tarihine baktığınızda yaşamış, ilerlemiş ve yok olmuş bir çok uygarlıkla karşılaşırsınız. Ve o insanların hiçbirisi tahminen günü geldiğinde yeryüzünden sonsuza kadar silinecek ırkların temsilcileri olduklarını düşünmemişlerdir. Tıpkı şimdi bizim düşünmediğimiz gibi. Peki ne yapalım? Bilimsel açıdan yapılabilecekleri bilemem. Sanıyorum NASA gibi ileri teknoloji ve bilgiyle çalışan kurumlar olasılıkları inceliyorlardır ve elbette kendi halklarını kurtarmak için birtakım tedbirler alıyorlardır. Üçüncü dünya ülkelerinden böyle bir performans bekleyemezsiniz. Maddi olarak bu tip araştırmalarla başa çıkmak herkesin harcı değil. Bu durumda hiç değilse biraz daha merhametli olmaya gayret edebiliriz. Bir gün öleceğimizi hepimiz biliyoruz. Bu sır değil. Sır olan, nerede ve nasıl kapımızı çalacağı ölümün. Bu bilginin ışığında ahiret hayatı için hazırlık yapmak gerektiğini görebiliriz. Bir gün hepimizin merhamet görmeye ihtiyacımız olacak. İyiliğe yatırım yapmak her türlü hisse senedinden daha kârlı olacaktır. Çöle kar yağarken hâlâ gaflette takılı kalmak akıllıca değil. Ufak bir yer sarsıntısında ne hale gelindiğini yaşayarak öğrenmişken unutkanlığa yenilmeyelim. Yukarıda örneğini verdiğim haberleri her okuduğumuzda bir 'acaba' desek belki de ebedi anlamda kendimize yardımcı olabiliriz.