Geçmiş zaman fotoğrafları bazen üzüyor. Kağıda basılı olanlar değil, hafızaya kazılı olanlar... Ne çok insan, ne çok emek ve ne çok hayal kırıklığı... Bunun sadece benim hayatımla alakalı bir acı gerçek olduğunu sanmıyorum. Bu, daha ziyade insanlığın sorunu. Üst üste koymaya çalıştığınız ne varsa gün gelip yerle bir oluveriyor. Biriktirmeye çabalıyorsunuz... Sevgileri, dostlukları, fedakarlıkları... Sonra küçük bir darbeyle hepsi siliniveriyor. Baştan başlıyorsunuz, yılmayan karınca misali... "Bu sefer" diyorsunuz, "bu sefer olacak." Olmuyor! Yine karamsar olmakla suçlamayın beni. Tam tersine, artık sıkıntıları kabul edecek kıvama geldim. Eskisi gibi uykularım kaçmıyor, aniden ter basmıyor. O safhaları atlattım. Şimdi yalnızca çarpık bir gülümsemeyle dudağımın ucunda, izliyorum. Bu bir boyun eğme, bir teslimiyet. Bu kadarsa dünyanın verebileceği, tamam o zaman. Aslında bizler istemeyecek kadar tok gözlü olsak bunca üzülmeyeceğiz. Yalnızca etrafa bakmak bile mutlu olmaya yeter. Klişe çağrışımı yapacak ama ağaçlar ve onlara konan kuşlar, hayatı pembeye boyamak için yeterli. Bakmakla görmek arasındaki farkta gizli huzurun anahtarı. Biraz felsefe, biraz edebiyat derken kendinizden kurtulma şansını yakalayabilirsiniz. İnsana kendisinin verdiği zararı kimse vermiyor aslında. Demek ki en ciddi düşmanımızı içimizde saklıyoruz. Ondan korunabilmek için biraz yabancılaşmak lazım. Biraz dışarıdan bakabilmek, biraz objektif ve cesur olabilmek... Kendi eksiklerimizi ayrımsamak hakikaten cesaret ister! Hiçbirimiz yeterli olmadığımızı kabul edecek kadar korkusuz değiliz. Her olayda hafifletici sebepler buluruz. Dedim ya istemeyecek kadar tok, aramayacak kadar tam ve düşünmeyecek kadar özgür olabilsek mutluluğu yakalayabileceğiz. Geçmişten sıyrılabilmek! Ne büyük lüks! O hayaletler, o görüntüler, o gömüldüğü halde can yakan sevdalar... Yaşam biriktirmek kolay değil. Yaşı ellinin üzerindekilere Allah yardım etsin. Belki de yıllarla saymamak lazım hayatı. Eğer aksini yapacaksak gazetenin en yaşlı yazarı ben olurum kuşkusuz. Geçmiş zaman fotoğrafları... Bazen değil, beni her gün üzüyorlar.