Yabancı para ile iş yapanlar yandı. Belki kısa vadede değil. Şimdilik doların hızı zorla kesilmiş vaziyette. Ama bundan bir ay sonra durumun ne olacağını kestirmek mümkün değil. Hangimiz zirvede esecek rüzgarın şiddetini önceden tahmin edebiliriz? Bir gün birinin diğerine ters bakacağı tutar. Haydi bakalım sil baştan. Uzun yıllardır ülkemizde Türk lirasının geçerliliği yoktu zaten. Bir ev tutmaya kalkıyorsunuz, ev sahibi hemen dolar hesabına başlıyor. Ya da en basitinden bir alışveriş yapacak oluyorsunuz, malın birim fiyatı yine doların o günkü keyfine göre belirleniyor. Acı ama gerçek bu. Bu acı gerçeği bugünlerde yakından inceliyorum. Bir gaflet anında dolarla ev tutmak hatasını işlemiştim. Onlar güzel günlerdi. Türkiye'de hayat nispeten kolaydı. İnsanların büyük bir bölümü işsiz değildi. Hele gizli işsizler hiç yoktu. Yani görüntüde çalıştığı halde aylarca maaşını alamamak gibi bir tablo sergilenmiyordu. Doların dalgalanmaya bırakılması ihtimali ufukta görünmüyordu. Evde yeri ve şekli itibariyle hoştu. Dedim ya gaflet işte! Bir de baktım, imzayı atmışım. Aradan aylar geçti. Hatta yıl bile geçti. Bir sabah ben sıcak yatağımda mışıl mışıl uyurken devlet büyüklerimin sinirleri bozuldu. Birbirlerine söylemediklerini bırakmadılar. Sonra ben uyandım. Haklı kim, haksız kim diye kendimi tükettim. Derken doların asabı bozuldu. Tutmayın beni diye haykırdı. Onlar da tutmaktan vazgeçtiler. Gözümün önüne ev sahibimin yüzü geldi. Sırıtıyor muydu ne? Baktım olacak gibi değil, arayıp bir orta yol bulmaya çalışayım dedim. Aradım. Sanki bu hamleyi bekliyordu. Baştan "hayır" dedi. Nasıl yani? Ya bu dolar fazla dalgalanırsa? Ya dalgalanıp da durulmazsa? Omuz silkti, "bana ne" dedi. Buyurun bakalım. Hep söylüyorum renkli bir ülkede yaşıyoruz. Devlet büyüklerim şimdi sakin. Hatta Mısır'da havalar nasıl, onunla bile ilgileniyorlar. Hatırşinas insanlar ne de olsa. Ben bir açıdan mutluyum. Anayasa yerli yerinde duruyor ya, bu da yeter bana. Diğer açıyı ise düşünmek istemiyorum. Ev sahibime bayıldığımı söyleyemem. Acaba ben çıksam dolarla ev kiralayacak bir aklı evvel daha bulabilir mi onu merak ediyorum. Sonra Cottarelli'nin morali nasıl diye hayıflanıyorum. Otelinden memnun mu, yemekler hoş mu? Allah korusun canı falan sıkılırsa halimiz ne olur sonra?