Şimdi de Kars halkı Orhan Pamuk'a kırılmış. Bu mesele, gözümde edebiyatla ilgili olmaktan çıktı. Sosyolojik bir problem gibi incelenmesi gerektiğine inanmaya başladım. Söylenecek hâlâ çok söz var ama takıntı haline gelmesinden çekindiğim için artık yazmayacağım. Pamuk bir kitap yazmış işte. İsteyen okur, istemeyen okumaz. Anlayanlar anlamayanlara anlatsın! Hafta başındayız. Meteoroloji havaların yine bir iniş çıkış yapabileceğini tahmin ediyor. Bu şartlar göz önünde bulundurularak bu hafta neler yapılabileceğini düşünelim. Aksiyon filmlerinden hoşlananlar için harika bir fırsat var sinemalarda. Vanilla Sky gösterime girdi. Geçen hafta fragmanını izlemiştim. Anlaşılan bir macera filminden beklenebilecek her şey var içinde. İzlenebilir. Kitaplara gelince... Kar fırtınası biraz daha sürecek gibi görünüyor. Ama ben kitabı çoktan okumuş olduğumdan yeni ufuklara bakmak durumundayım. Felsefeyle ilgilenenler eğer şimdiye kadar okumadılarsa Platon'un Sokrates'in Savunması Ve Şölen isimli eserini deneyebilirler. Şu anda benim okuma listemde bir numarada. Gerçi yıllar önce okumuştum ama tekrarlamam gerektiğini hissediyorum. Antik Atina'da önce uzun yıllar boyunca saygı gören filozof Sokrates'in bütün kışkırtmalara rağmen oligarşi yanlılarına direnmesi ve demokrasiye inanması üzerine nasıl kendi halkı tarafından idama mahkum edildiğini hatırlamakta yarar var. Eline tutuşturulan zehri içerken bir çeşit kurtulma hissi yaşadığına Platon şahit. Felsefe ilginizi çekmiyorsa tarihe yönelebilirsiniz. John Freely'nin Osmanlı Sarayı isimli kitabı raflarda. Osmanlı tarihiyle ilgili çok sayıda eserin yabancılar tarafından kaleme alınıyor olması hep üzer beni. Murat Bardakçı da olmasa ne yapardık bilmiyoum. Hanedanla alakalı bütün bilgileri kendisinden alabiliyoruz. Ama o kime el verecek, kendisinden sonra kim bu araştırmaları sürdürecek, orası bir sır. Bir milletin kendi tarihine karşı bu kadar ilgisiz olması, geleceği ile ilgili belirsizliğin sebebi aslında ama anlayan kim? Daha hafif bir şeyler arayanlar kitapçıları gezecekler artık. Yalnız meraklıları için hatırlatayım Asterix'in yeni macerası Altın Orak çıktı. Kaçırmayın derim. Edebiyatta hafiflik benim pek kaldıramadığım bir arayış. Okuduğum kitabın bana yeni bilgiler vermesini, biraz aklımı yormasını isterim. Ama farklı arayışlar için binlerce seçenek var elbette. Bu arada sayın Rahim Er, BKY'nin kitaplarını yollamış. Öncelikle teşekkür ediyorum. İnşallah en kısa zamanda onları da okuyacağım. İnsanların birbirlerine kitap hediye etmelerine bayılırım. Çocukluk yıllarımda bunu cimrilik olarak algılar, hafif bozulurdum ama şimdi anlıyorum ki daha büyük bir servet olamaz. Haftayı verimli geçirmenizi dilerim. Hayattan alabileceğiniz ve ona verebileceğiniz her şey için şimdiden iyi şanslar!